Uexküll için, en basit hayvan yaşantısını dahi nesneleştirmek olanaksızdır. Başka bir Umwelt'te saklı bir anlamı veya "motif"i anlaşılır kılmak, bu hayvan çevresiyle işlevsel bir işbölümünü, paylaşımı da gerektirir; bu işbölümü şiddete dayalı da olabilir. Örneğin Uexküll'e göre, karasinek dünyasının motifleri, örümcek dünyası için inşa edici bir arketip niteliğine sahiptir. Benzer bir bağlantı, kene ve memeliler arasında da bulunabilir. Memeliler dünyasından yükselen bazı duyumlar, kokular, tenin ılık dokusu, nüfuz edilebilir bir ten, kene için inşa edici motiflerdir.
İki canlı arasında motiflerin paylaşımıyla yaşam bulan bu "kontrpuan ilişkisi" veya "işlevsel işbölümü", iki dünya arasında görüngü alışverişini mümkün kılar. Bu etkileşim sırasında bir Umwelt diğerine temas etme olanağıyla donanır. Bu bağlantıyla, başka bir canlının dünyasına dönük araştıran bir gözlem alanı değil de, diğeriyle "doğal" bir anlamın, işlevin paylaşıldığı bir görüngü dünyası açılır. Bunun dışında, diğer canlının kendi özel dünyasında açığa çıkan duyum ve eylem çevrimini anlamak zordur. Uexküll, bu zorluğu, genel bir "plan" ya da "tasarım"ın parçası saydığı anlam ve işlevlerin değerlendirilmesi yoluyla olanaklı olduğunu ortaya koyar. Bu plan, beni başka canlılarla bir arada tutan, neredeyse metafizik tınıları olan büyük bir tasarımdır.