BÎRAZ GERÇEKÇÎ VE NET OLUN..!!! LÛTFEN OKUYUN..!!
YAPMACIK ÎNSANLAR;
Yapmacıklık; samimiyetten yoksun basit insanlara özgü davranış bozukluğudur.
Ancak, günümüzde çoğu insan, menfaatleri uğruna; yapmacık tavır sergilemekte. Böyle insanların; düşünceleri ile davranışları farklıdır.
Kendinden daha üstün gördüğü bir insana karşı, kibar ve saygılı olurken; kendinden daha alt seviyede gördüğü bir insana karşı saygısız, basit tavırlar içinde olabilir.
Sürekli, karşısındaki insana, kendini beğendirme çabasında olduğundan; değişik tavırlar içerisinde olurlar.
DÛRÛST AHLAKLI ÎNSANLAR;
Dürüst insanların aklında herkesi memnun etmeye çalışmak gibi bir düşünce yoktur. İkiyüzlü davranışlar bu tür insanları son derece rahatsız eder. Bu nedenle bildikleri tek dili kullanma konusunda asla tereddüt etmezler:
Kiskançlik yapmaz, Yapmacik soz Ve Davranişlardan kaçinir. Birinin gozûne girebilmek îçîn kirk takla yalan soylemez, kendini Başkasina sevdirmeye çalişmaz..
Sevilmek zorunda degilsiniz, şeklîm, şemalim budur deyip devam edin yolunuza...
Yapmacik olmaniz, Sizi Mutlu , huzurlu ve rahat bi insan etmez...
Ama Gerçekçî olmaniz, Sizi Ahlaken , Vicdanen Çok rahat bir insan yapacagi gibi, Kalitenizi ve îtibarinizi da arttirir...
Bîr Soz var Hanî, Mûkemmel olmaniza gerek yok, yapmacik olmayin yeter...!!!!
Eksik ya da yanliş varsa affiniza siginirim...!!🌻🍀
Böbürlenmeyin!
Sevgiyle ezilerek kör, nefretle yaşayarak aptal olmayın.
Doğru olanın yapacak kadar cesur, dürüst olacak kadar deli olun.
Ama bir kalbi kıramayacak kadar korkak olun.
Amacınız bu dünya ise yavşak olun;
İçten pazarlıklı, ikiyüzlü, yalancı, onursuz olun.
Böyle olmadan elde edemezsiniz.
Bu dünya da cenneti isterseniz kendinizi kandırırsınız.
Diğer dünyayı istemeden bu dünya da cenneti bulamazsınız.
Aliya İzzetbegoviç’ten Müslüman Gençlere!..
Cesur olun ve korkaklardan uzak durun!
Bilin ki, İslam korkakların değil, cesur ve atılgan Müslümanların omuzlarında yükselecektir. Korkaklar, az ya da çok Allah’a ibadet eden, bayramları kutlayan, dinin belli bazı adet ve sembollerini yerine getiren, fakat korku sebebiyle değerleri için savaşmaktan kaçan, ticarette son derece soğukkanlı olarak
Aliya İzzetbegoviç’ten Müslüman Gençlere
Cesur olun ve korkaklardan uzak durun!
Bilin ki, İslam korkakların değil, cesur ve atılgan Müslümanların omuzlarında yükselecektir. Korkaklar, az ya da çok Allah’a ibadet eden, bayramları kutlayan, dinin belli bazı adet ve sembollerini yerine getiren, fakat korku sebebiyle değerleri için savaşmaktan kaçan,
Bakara Suresi
Sûrenin ilk âyetlerinin hicretten sonra Medine’de ilk nâzil olan âyetler olduğu kabul edilir. Bununla beraber bütün Kur’ân-ı Kerîm’in en son nâzil olduğu rivayet edilen “vetteḳū yevmen” (وَاتَّقُوا يَوْمًا) âyeti de yine bu sûrededir (âyet 281). Buna göre hicretten sonra inmeye başlayan sûrenin nüzûlü dokuz on yıl sürmüş ve bütün Medine devri
Bakara Suresi
204. İnsanlardan öylesi vardır ki dünya hayatı konusundaki sözleri senin hoşuna gider; o, hasımların en yamanı olduğu halde kalbinde olana Allah'ı şahit de tutar.
205. Hâkimiyeti ele aldığında ise ülkede bozgunculuk çıkarıp ürünleri ve nesilleri yok etmeye çalışır. Allah bozgunculuğu sevmez.
206. Ona, "Allah'tan kork!" dense gururu kendisini günaha sürükler. Ona cehennem yeter! Orası ne kötü bir yataktır!
207. İnsanlardan öylesi de vardır ki, kendisini Allah'ın hoşnutluğunu kazanmaya adamıştır. Allah, kullarına çok şefkatlidir.
[İkiyüzlü ve dönek, içinden pazarlıklı, güçlü oluğunda zalim, zayıf olduğunda ise dalkavukluk yapan ve yaranmak için manevralar yapan insan tipiyle imanlı, samimi, ihlâslı, insanlara hizmeti de Allah'ın rızasına vesile kılan mümin mukayese edilerek anlatılmaktadır.]
208. Ey iman edenler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin; çünkü o, apaçık düşmanınızdır.
[Ayette geçen "silm" kelimesinin manalarının bütününe göre meali şöyle genişletmek mümkündür: Hepiniz İslâm'a tam olarak girin; onun gereklerini eksiksiz yerine getirin ve bu suretle doğru dürüst Müslüman olun. Müslümanlığın gereklerinden biri olmak üzere dostluk ve barışa yönelin, Allah'a itaat edin; apaçık düşmanınız olan şeytanın kışkırtmalarına uyarak yukarıda anılan kimseler gibi dışı başka içi başka olmayın.]