“Aidiyetlerimden her birini yüksek sesle talep eden ben, doğduğum bölgenin de (lübnan) kabileler çağını, kutsal savaşlar çağını, ölümcül kimlikler çağını geride bırakarak ortak bir şeyler inşa etmek için aynı yolu izleyeceği günü hayal etmekten kendimi alamıyorum. Tıpkı Lübnan’a, Fransa’ya ve Avrupa’ya dediğim gibi, bütün Ortadoğuya “vatan” ve her isimde, her kökenden Müslüman, Yahudi ve Hristiyan, bütün çocuklara “vatandaş” diyebileceğim günün hayalini kuruyorum.