Gülerek, sohbet ederek dalgalanan bir insan kalabalığının ortasında ben kendi kendimi arıyordum, içimdeki o yitik insanı arıyordum, idrak edişini o büyülü sürecinde yılları yoklayarak gerilere gittim.
İnsanın kendini açması yeterliydi, insandan insana canlı bir akış başlıyordu hemen, yükseklerden derinlere iniyor, derinlerden tekrar sonsuzluğa yükseliyordu
Otuz Yıl Savaşları'nın, Yüz Yıl Savaşları' nın, bu cehennem görüntülerinin yıkık kentleri, yağmalanmış köyleri, Tanrı'nın gökkubbesi altında insanoğlunun hoş görüsüzlüğünden yakınışı dile getirir