Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İslam dini servetin zenginler arasında bir güç olarak dolaşmasını yasaklamış, toplumda spekülatörlerin, kartellerin oluşmasını engellemiştir. (Hakkı Yılmaz)
Sayfa 3 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Servet ve merhamet bir tahterevallinin iki ucundadır. Biri yükseldiğinde diğeri alçalır. (Yılmaz Yunak)
Sayfa 3 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Reklam
Dinin bir afyon mu, sömürü ve zulme karşı isyan bayrağı mı olduğu tartışıladursun, yaşadığımız topraklarda, İslami cehalete karşı ciddi bir savaş çoktan başlamış durumda.
Sayfa 7 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Kur'an' da geçen Musa-Firavun diyaloglarına baktığımızda bir "inandın-inanmadın" tartışması yapılmadığını görüyoruz.
Sayfa 11 - Doğu KitabeviKitabı okudu
"Firavun kavmine seslenerek dedi ki: Ey kavmim! Mısır mülkü benim değil mi? Şu nehirler de benim altımdan akıyor (değil mi?) Hala görmüyor musunuz? " (Zuhruf; 51)
Sayfa 13 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Reklam
Dernek ki Firavun, sahip olduğu mülk (bahçe, pınar, servet, makam) ile büyüklük taslamaya (istikbar) başlar. Halkı ezer, sınıflara ayırır, erkeklerine kurbanlık koyun muamelesi yapar, kadınlarını hayasızlığa zorlar.
Sayfa 14 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Sahip olduğu mülkü korumak ve kollamak için halkı baskı altında tutmak, göz açtırmamak, takip etmek, fişlemek, dinlemek, bölmek, parçalamak, halkın bir kısmını dili, ırkı, dini, mezhebi nedeniyle diğer kısmına karşı kışkırtmak, birini tutup diğerine vurmak, sınıf, hiyerarşi, kast yaratmak ... Bunların hepsi "ezmek ve sınıflara ayırmak" olup tipik Firavun davranışlarıdır .. .
Sayfa 14 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Firavun bunları yaparken hep dini diyaneti kullanır. "Firavun, 'Ey ileri gelenler! Sizin benden başka bir ilahınız olduğunu bilmiyorum. Ey Haman! Benim için bir ateş yakıp tuğla pişir de bana bir kule yap! Belki Musa'nın ilahına çıkar bakarım(!)" (Kasas;38)
Sayfa 16 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Firavun muti kullarına bol rızık dağıtır, ödül verir. "Sihirbazlar Firavun'a geldi ve 'Eğer yenersek ödül var mı?" dediler. Firavun, "Evet, en yakınlarımdan olacaksınız. ' dedi." (Araf; 113- 114) Görüldüğü gibi Firavun "sihirbazları" ile de halka kumpas kurar.
Sayfa 17 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Reklam
Sihirbazlarına (göz boyacılarına, yandaşlarına, şaklabalanlarına) muhalefete karşı başarılı olurlarsa ödül vadeder. Bu ödül ise onları en yakınlarından yapmaktır. Yani yükselmeleri, kariyer yapmaları, iyi para kazanmaları, yönetimin gözdesi haline gelmeleri, en iyi makamlara yükselmeleri, birinci halka içinde yer almaları, majestelerinin uçağına binebilmeleri vs.dir.
Sayfa 17 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Ey "Bu benim, sendeki de benim!" diyenler! Ellerindekini paylaşmayan, yığdıkça yığan, biriktirdikçe şımaranlar iyi dinleyin! Kavmin zenginlikten şımarmış ileri gelenleri kulak verin! Hiç birisi sizin değil! Mülk Allah'ındır (Lehu'l-mülk). Varlık O'nundur. Kiracısınız siz, ev sahibi değil. Yolcusunuz siz, hancı değil!
Sayfa 23 - Doğu KitabeviKitabı okudu
"Dini yalanlayanı gördün mü? Öksüzü hor görür, Yoksulu doyurmaya teşvik etmez. O namaz kılanların vay haline! Onların kıldığı namaz boştur(sahun), Gösteriş yapıyorlar. En küçük yardıma (maun) bile mani oluyorlar. " (Maun; 1-7)
Sayfa 24 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Ebu Cehil de, Ebuzer-i/ ifari de cahiliye döneminde namaz kılmaktaydılar. Peygamberin çağrısı neydi ki birini can düşmanı; diğerini can dostu yapı?
Sayfa 27 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Kulak ver ve dinle ey yaşadığını hayat zanneden! Komşun açken tok yatıyorsan, insanlar açlık sınırındayken villa üstüne villa alıyorsan, sokaklar dilenci, öksüz, yoksul, garip, çaresiz, kimsesiz doluyken bu villalarda sabahlara dek yünlü seccadelerde namaz kılıyorsan vay haline! Mazlumun ahı arş-ı alaya yükselirken, yoksulun açlığı yeri delerken, öksüzün ağlaması göğü çatlatırken sadece kıldığın namaza güvenerek ruz-i mahşere gitmeyi düşünüyorsan vay haline!
Sayfa 29 - Doğu KitabeviKitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.