Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Günaydın...
Günaydın günümüz güzel olsun... her anımız mutlu neşeli sağlıklı dolu dolu yaşansın ve iyi haftalar olsun 🤲😊🍀💐💫
Reklam
Günaydınnn 😁😁😁 İyi haftalar herkese instagram.com/reel/C6DUtaDtPr... 🤭
Yeni bir günden herkese günaydın ve iyi haftalar.
Yakamoz& Papatya [1-8] hepsini okumak isteyenlere...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
Reklam
Papatya yakamoz-5
Günler, haftalar, aylar geçiyor, zaman su misali akıp gidiyordu. Yakamoz, kalbindeki sızıyı bir türlü dindiremiyordu. Kendinden kaçıyor, çevresinden kaçıyor, kendini kaybettiği bu şehirde Papatyasını arıyordu. Bir türlü bastıramıyordu içindeki yarayı. Hoş, bu yaranın tek ilacı da zaten papatyaydı, gerisi onu unutması için birer uyuşturucuydu. Çok değişmişti Yakamoz. Sevda onu çok değiştirmişti. Eski sert, ketum Yakamoz yerini yumuşak ve duygusal bir adama bırakmıştı. Eskiden çiçekleri ezer geçerdi, şimdi basmamak için tek tek yürür hale gelmişti. Eskiden gözyaşı bilmezdi, şimdi ise kurumazdı gözlerinin nemi... İnsan sevince güzelleşir diye boşuna dememişler, bunu çok iyi anladı Yakamoz. Çoğu zaman gökyüzüne bakıyor: 'Ne zaman geleceksin masum meleğim?' diye ağlıyordu Öyle bir sevmişti ki, bu bağlılık ya onu papatyaya kavuşturacak ya da yalnız başına ölecekti. Geceler daha anlamlı gelmeye başlamıştı Yakamoz'a. Artık her şeyde bir mana görüyordu, nereye baksa, ne dinlese, her şey Papatyayı anımsatıyordu. 'Ah,' dedi Yakamoz, 'dertli Yakamoz, bu kadar sevgiyi kaldırır mı hiç Yüreğin? bu kadar hasreti kaldırır mı Gökyüzü en iyisi hiç düşünmemekti, mümkünse tabii...
Günaydın
Tek izin günüm olan Pazar günü Sait Faik'ten Havada Bulut, Didem Madak'tan Ah'lar Ağacı'nı bitirdim. Vatansevmez Sevan Nişanyan'ın Aslanlı Yol kitabına başladım. Nutuk'ta ufak bir ilerleme kaydettim. Küçük Prens ve İşsizliğe Övgü'yü yarım bıraktım. Herkese iyi haftalar.
Bonjouuuuuuur
“Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir.” sözünün Tolstoy’a ait olmadığı söylenir... İspata gelince ait olduğu da, ait olmadığı da ispatlanamaz :) Sözün kime ait olduğundan ziyade her hikaye bir kişinin farklı davranışı tercih etmesiyle başladığını söyleyebilir miyiz! Elbette söyleyebiliriz. Bugün hatırlanması gereken tek gerçek var ki: Herkes yanlış yapsa da; doğru doğrudur. Herkes doğruyu yapsa da; yanlış yanlıştır... Günaydın, iyi haftalar ❤️
Reklam
Yeni bir günden herkese günaydın ve iyi haftalar.
Senin amerikan espri anlayışından haberin yok...
Patronunun yazdığı tavsiye mektubunu edison'a uzattıktan sonra da geleceğiyle ilgili verilecek kararı beklemeye başlar. Mektupta şöyle yazmaktadır: "Bu dünyada iki büyük dahi tanıyorum. Biri sizsiniz Bay thomas edison. Diğeri de size gönderdiğim bu genç mühendistir." Cebinde sadece dört sent parası olan genç Tesla için bu işi
Sayfa 33-34 | Destek YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.