Türk Edebiyat
... Ne var ki insan, hakkında iyi düşünceler beslediği dünyanın mahvolmuş olduğunu keşfetmeye görsün bir kere.İnsanın altın çağının geri gelmeyeceğini, zaten hiç olmadığını, ömür denen şeyin boş bir umudu beslemekten ibaret olduğunu anlamaya görsün. İnsan, insan denen varlığın en iyimser oranla yarısının şerefsiz mahlukat, diğer yarısının da bu şerefsiz mahlukatın oyuncağı olduğunu farketmesin bir kere. İşte orada yeni bir ülke başlar...
Sayfa 428Kitabı okudu
"Bu adamların ne sopaları, ne mızrakları, ne de başka silahları var, bana çok büyükmüş gibi gelen bu adanın başka hiçbir yerinde de görmedim. Kadınlar da, erkekler de ana­ larından doğdukları gibi çıplak. Juana Adası'nda da, gezip gördüğümüz öteki adalarda da on iki yaşını geçmiş kadınlar önlerini el büyüklüğünde bir pamuk parçasıyla
Reklam
sevgilim biliyor musun, seni görür görmez anladım. öyledir zaten; ilk anda bilirsin. hissedersin soluk yüzde her hatıranın iz bıraktığını, onca zaman sana hazırlandığımı, benim kaderim olduğunu, rüyamda hep seni gördüğümü, adını söyleyemediğimi, iyi ki yaşadığını' bilmem ki, yaşamaktan ne anladığını ve bende ne bulduğunu... bunları bilemem ama ne önemi var hikâyelerde kimin son sözü söylediğinin? hatırlıyor musun, üşenmez ayakkabılarını giyerdim bakkala giderken. ütülü tişörtlerini bir kez üstüme geçirip bırakırdım kenara; başkalarının başı döner, aklı karışır, ayağı takılır, düşer kalkar, ayrılıklar yaşar, acı duyardı ama ben seni severdim, seni merak ederdim, içine birlikte düştüğümüz suda bile seni arar, seni sayıklardır.
Sayfa 6
Hele hele
"Sen madem ki İyi-Saatte-Olsunlar'ın kızısın, söyle bana; beni yakışıklı yapabilecek bir büyü, bir şerbet, muska falan yok mu?" Gülerek: "O derece etkili büyü dünyada bulunamaz, efendim" dedim. İçimden de: "gereken tek büyü sana bakan gözlerin sevda dolu olmasıdır" diyordum, "çünkü seven gözler için sen yeter derecede yakışıklısın. daha doğrusu, senin sert çizgilerinde güzellikten üstün bir çekicilik var."
Sayfa 314
Albert Camus der ki, “Nefretin ortasında, içimde, yenilmez bir sevgi olduğunu buldum. Gözyaşlarının ortasınsa, içimde yenilmez bir gülümseme olduğunu buldum. Karmaşanın ortasında, içinde yenilmez bir tip sakinlik olduğunu buldum. Tüm bunların içinde fark ettim ki kışın ortasında, içimde, yenilmez bir yaz olduğunu buldum. Ve bu beni mutlu ediyor. Çünkü dünya üstüme ne kadar gelirse gelsin, içinde onu gerisin geri yollayan daha güçlü, daha iyi bir şey var demektir.”
Tabi canım, zaten bizim en büyük eksiğimiz cami :)
Paranın komünisti, faşisti, dini imanı olur mu arkadaş, para paradır, gelsin de nereden gelirse gelsin. Ben komünistin parasını alıp cami yaptırdıktan, kuran kursu açtıktan sonra bir günahı yok ki... Üstelik sevabı bile var.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.