Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aşka ne kadar çok yer vermişiz gereklilik sıralamasında geriye kalan diğer şeyleri geçtiği için. Para işlevini yitirdikçe, güçsüzleştikçe daha çok fevkalade, daha çok sevimli oluyor tıpkı aşk gibi. - mutluluğa sahip olsaydık aksini savunabilirdik.
Reklam
Kendimi ikinci defa öldürmemin sebebi ise tembellikti. Fakir ve bütün mesleklere karşı ciddi bir korku besleyen ben, bir gün amaçsızca kendimi öldürdüm tıpkı yaşadığım gibi. Bugün çiçek açan benzimi görenler ölümümden beni sorumlu tutmuyorlar.
İki küçük müzik notası, tensel istekler ve benzeri bir sürü şeyle size ulaşmak ve sizi cezbetmekle meşgul olan zevke dönelim. Zevklere aldandığım sürece intihar fikrini atamayacağımı iyi biliyorum.
İntihar bir çağrı olmalı. Sürekli dolaşan bir kan var: döngüsünün anlamlandırılmasını talep eden bir kan. Parmaklarda avuç içinde birleşip bir yumruk olma sabırsızlığı var. Kendine amaç belirlemeyi ihmal etmiş zavallıların içinde bir şeyler yapma isteği doğuruyor.
Reklam
Ve bu revolver değil midir: bizi özgürlüğe kavuşturan, her türlü acıdan azat eden, dilersek bu akşam kendimizi vurmamızı sağlayan? Ayrıca endişe ve umutsuzluk hayata bağlayan yeni sebepler olmamıştır hiçbir zaman. İntihar çok sıradan, hep onu düşünüyorum, aşırı sıradan.
Umutsuzluk, ilgisizlik, ihanetler, sadakat, yalnızlık, aile, özgürlük, ağırlık, para, fakirlik, aşk, aşksızlık, hastalık, sağlık, uyku, uykusuzluk, arzu, güçsüzlük, tatsızlık, sanat, namus, namussuzluk, vasatlık, zeka; çok da önemsenecek bir şey yokmuş aslında. Bu kelimelerin anlamını onlara karşı tedbirli olmak için yeterince biliyoruz. Pek önem taşımayan birkaç intihar-kazasını meşrulaştırmak için yararlılar.
Yaşam için sebep yok, ölmek için olmadığı gibi. Hayatın rezaletini çekebilmemiz için bize tek bir yol sunulmuş, kabullenmek. Hayat terk edilecek kadar öneme sahip değil. Merhametimiz sayesinde birkaç insana engel olabiliriz; peki ya kendimize?
Hiçbir zaman salt gülerek gülmedim, hafıza hastalığı bu.
Reklam
Yaşam büyük bir darbe! Ama yaşamaya devam ediyoruz. Dünyada çekilmeyen tek şey var: kendi zavallılığını hissetmek.
Her şey abartıldı! Savaş abartıldı! "Yapma cennetler" abartıldı! Ve aşk!...
Kahkaha attığımı hatırlıyorum. Aşktan yandığımı hatırlıyorum. İçimde yaşam kalmadı. İçimdeki sıkıntı da olmasa benden geriye ne kalır.
Başarısız olduğum apaçık ortada. Kalp ve ruh kelimeleriyle oldukça dalga geçmiş olmalıyım ki bir sabah solgunlukla onların bende kalmadığını fark ettim! Kendim kadar soğuk bir şey hayal edemiyorum. Hiç kimseye ve hiçbir şeye değer vermiyorum. Hiçbir şey beklemiyorum.
Kendini vatansız hissetmenin acı kibri. Mirliton gibi oyuk ve bu çukuru doldurabilecek her şeyin peşinde belirsizce hareket halindeyim. - Avidité ve aridité sadece küçük bir harf sayesinde farklıdır - Başkaları evleri ve odalarıyla yetinebiliyorken, amaçsızlık kendiliğinden oluşuyor tıpkı yurtsuzluk ve kökensizlik gibi.
694 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.