Edebiyat bize şimdiki zamanın en güzel armağanını verir. Okudukça yazarın zihnine gireriz ve raylarda ilerleyen bir tren gibi peşinden gideriz… Tren bizi alır götürür uzaklara…
Her şey yolunda... Her şey. İnsan mutsuz, çünkü mutlu olduğunun farkında değil. Sadece bu kadar. Hepsi bu, hepsi bu işte! Biri farkına varacak olsa, bir anda mutlu olurdu, o dakikada. FYODOR DOSTOYEVSKY
Bu, gerçek "mevcut an" deneyimini kabullenmeye dair bir iç süreç. Acı ya da kederi, direnmeden duyumsamak anlamında. Bu, birine veya bir şeye karşı istek ya da hoşnutsuzluk duyup bu konuda bir şeyler yapma güdüsünü hissettiğimiz için kendimizi yargılamamak anlamına geliyor.
Bana göre Kökten Kabullenme, içimizde olanları açıkça tanıyıp gördüğümüz şeye, nazik ve sevecen bir kalple bakabilmektir. Deneyimimizin herhangi bir bölümünü yaşamaktan kaçındığımız anda ve kalbimiz olduğumuz kişinin ve hissettiğimiz şeyin bir bölümünü kapattığında, değersizlik esrimesini sürdüren ayrılık duyumlarını ve korkularını beslemiş oluruz. Kökten Kabullenme ise bu trans halini kökünden söker.
TARA BRACH, PH.D.
Evreni kurcalamayı bırakabilsek, onun düşündüğümüzden çok daha iyi bir dünya olduğunu görebilirdik. Nihayetinde, dünyayı yalnızca birkaç yüz milyon yıldır işgal etmekteyiz ki, bu onu daha yeni tanıyoruz anlamına gelir.
Onları oldukları halde kabullenir ve onlar neyse o oldukları için şükredersin. Dünyayı hatta kendini geliştirme çabasından vazgeçersin. Görmek istediğini değil, olanı görmeyi öğrenirsin. Olan, genellikle olması mümkün olandan ya da olması gerekenden bin kat iyidir.
Meditasyon gerçekliğe doğru akar. Seni hayatın acılarına karşı yalıtmaz. Seni bırakır, hayatın içine tüm yönleriyle birlikte dalar ve öyle derinlere girersin ki, acı engelini aşar, ötesine geçersin.
İlahi olana ve gücünün gerçek kaynağına hep sandığından daha yakındın.
Uzak ve güç olanın cazibesi aldatıcıdır.
Büyük fırsat olduğun yerdedir.
Kendi yerinden ve zamanından nefret etme.
Her yer yıldızların altı, her yer dünyanın tam ortasıdır.