Bazen bir sevgili için her şey bırakılır yüzbaşım. İnsan bir öfke anında arkadaşını, bir buhran dakikasında kendisini öldürebildiği gibi, aşk denen hastalığın şiddetlendiği bir sırada da istikbalini, hâlini, mazisini, her şeyini feda edebilir.
Bir bakıma göre dünya zevk arayan insanlarla doludur ve askerler de zevk peşindedir. Ancak askerlerinki aşağılık zevkler değil, fedakarlık etme, bir fikir uğruna can verme zevkidir. Hepsi de zevktir diye asil zevklerle adi zevkleri birbirine karıştırmayınız…
Sevginin niçini olmaz ki efendim… Düşünsem belki mâkul bir sebep bulabilirim. Fakat bu hakiki sebep olmaz. Çünkü biz önce severiz. Sonra sevdiğimiz şeyin güzel taraflarını bulmaya çalışırız. Bu da hodbinliğimizden doğar efendim.
Hakikaten şu insanlar pek mü’ziç mahluklardı. Kendi akıllarının üstünlüğüne inanarak başkasına öğüt vermekten vazgeçmiyorlar, fakat kendi gülünçlüklerini, zavallılıklarını da bir türlü idrak edemiyorlardı.
Şimdi kocasının inandığı, saygı gösterdiği tek hakikat ölümdü.O eskiden de ölüme saygı gösterir, vazife uğruna, fikir uğruna ölmekte eşsiz bir güzellik ve büyüklük bulurdu.