Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
Su olsan kimse içmez,
Yol olsan kimse geçmez,
Elin adamı ne anlar senden?
Çıkarsın bir dağ başına,
Bir ağaç bulursun Tellersin
pullarsın Gelin eylersin.
Bir de bulutları görürsün,
bir de bulutları görürsün,
bir de bulutları görürsün.
Köpürmüş gelen bulutları.
Başka ne gelir elden?
Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde
şu dünyanın ıssızlığı.
Tanrı kimsenin başına vermesin
böyle bir yalnızlığı!
“Toplum, hiçte sıklıkla düşünüldüğü gibi mantıksız veya mantık dışı, tutarsız ve fantastik bir varlık değildir. Tam aksine, kolektif bilinç, psişik yaşamın en yüksek formudur çünkü o, bilincin bilincidir.”
“Ey gece! Ben senin benzerinim,ben sana benzediğim zaman insanlar beni üstünlük taslıyor sayar mı ki onlar üstünlük tasladıklarında ateşe benziyorlar.”
*Dün tapınağın kapısında durdum ve geçenlere Aşkın sırlarını ve faziletlerini sordum. Beş yaşlarında bir erkek çocuk geçti önüme,gülerek seslendi; “Aşk babamdır,aşk annemdir.Ve aşk sadece babamla annemi bilir.”dedi.*
“Sen kuşkuyla bakıyorsun ve insanları hayat fırtınasının önünde titrerken görünce, onlar doğumlarından itibaren ölü olmalarına rağmen onları diri sanıyorsun. Onlar ölüdürler; ancak kendilerini defnedecek kimse bulamadılar ve hala yerin üstüne bırakılmış olarak, etrafa kendilerinden pis kokular yayılarak bekliyorlar.”