Gönül ile aklı koydum kafese;
Biri ‘ümit’ diyor,
biri ‘kes’ diyor
Çırpındıkça kalbim nefes nefese,
Biri ‘dayan’ diyor,
biri ‘pes’ diyor.
Yüreğim yandıkça döndüm ak kora.
Sabrım demir aldı, yelkenler fora.!
Gitmek istiyorum çok uzaklara..
Biri ‘aman’ diyor,
biri ‘es’ diyor.
✧Mevlana
Bir tünelden mi geçiyorsun kalbim
Uçsuz mağaralarda damıtarak yalnızlığını
Hayatı yorumlamak değil yaptığımız
Sürekli bir hüzün yağmurunda ıslanmak belki
Dağlar dağların üstünde tepeler ve tepelerin üstünde ben
Dokunulmasa da, görülmese de;
Kalpte yer verilir bazısına,
Nedensiz...
Sen; aklım ve kalbim arasında kalan,
En güzel çaresizliğimsin.
Gerçi aklıma bile gelmiyorsun artık.
O kadar kalbimdesin ki...
Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme,
Kırk yılın hatırına "SEN" kalayım.
"Sevmek" ne uzun kelime...
Şimdi açsam pencereyi beklesem.
Sen gelsen, olmaz ya hani geliversen.
Hiçbir şey sormasan,
Hiçbir şey söylemesen,
Sussan,
Sussam,
Sussak...
Susuşların anlattıklarını dinlesek.
CEMAL SÜREYA
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde
Kirpiklerin yüreğime batıyor
Telaşlı bir kalabalığın ortasında
Ayaküstü konuşuyoruz
Nedimin nigehban nergisleri gibi
Üstümüzde bütün nazarlar
Çok utanıyorum Sitare
İtiraf etmeliyim ki bu düşüncenin her ne kadar korkunç ol- duğunu düşünsem de bazen beni rahatsız da ediyordu. Korkudan titriyor, ne yapsam bunalıyordum, kalbim sürekli huzursuz bir kaygıyla çarpıyordu. Alkolün veya uyuşturucu ilaçların verdiği sersemlikle bir süreliğine rahatlamak isterken her şeyi batırdım.
Gözlerim olduğu için görmeye ihtiyacım var' kulaklarım olduğu için duymaya ihtiyacım var, beynim olduğu için düşünmeye ihtiyacım var ve kalbim olduğu için hissetmeye ihtiyacım var.
Artık kimseler inanmayacak bir zamanlar bir kalbim olduğuna. Kimseler inanmayacak bir zamanlar bir yaranın hatırına gözlerimden kan akarcasına, şah damarım çatlayacakmışçasına sustuğuma. Bir ismim olduğuna. Yaşadığıma. Kimse inanmayacak.