Dünyaya gelince... dünya, her gün yeni bir yorgunluk getiriyordu; dünyaya gelince... insanca ve dayanıksızdı. Günün birinde, bedene kanser gibi apaçık yayılan o şey yoktu artık... ruhu.
Bloğumdan alıntılama yapıyorum. Kitabımız tek kelime ile harika idi.Kitabımızın ilk bölümünde Henrietta’nın hayat hikayesi, beşinci çocuğuna hamile iken yaşadıkları ve mücadelesi ile komşuları, çocukları ve kocasıyla olan ilişkileri anlatılmakta. Doktor ile ilgili konularda ise ya erteliyor ya da doktorun önerdiği tedaviyi reddediyor. İkinci bölümde on altı yaşında çocuk sahibi olduğunu, mahkeme ile ilgili yaşadıkları ve on altı yaşı ile ölünceye kadarki yaşadıkları anlatılıyor.Eşinin morgta yaşadığı duygular ve yaşadıkları anlatılıyor. Üçüncü bölümde ise ana karakterimizin ölümsüzlüğü ve ana karakterimiz ölmeden önce kanser, aids ve çocuk felci için çalışmalar yapılırken maddi durumu kötü planlarım kullanıldığı anlatılmakta.
Kitabımızın en sonunda karakterlerimizin nerede olduğunu ve neler yaptığını, ne halde olduklarını anlatıyor.1950lerden başlayarak 2009 yılına dek geliyor, zaman olarak. Keyifli okumalar.
Hayal Meyal çırpınışlar..
Kanser olduğunu yaşanacak çok fazla ömrünün olmadığını öğrenen ana karakter, 34 yaşında isimsiz bir beyefendidir. Hikaye çok dramatize ilerlemektedir, umutsuzluk içinde
Düzenli orman yürüyüşlerinin , özellikle virüs ve kanser hücreleriyle mücadelede en etkin silahımız olan natural killer aktivitesinin artırdığı da gösterilmiş.