Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her şey tıpkı düşündüğü gibi olmuştu. Sabah kalktığında Abraham, İbrahim'di. Bir gusül abdesti aldı ve iki rekat namaz ile maneviyatın sonsuz iklimine daldı. İliklerine kadar bu maneviyatı hissetti. İslam'ı hissetmek, İbrahim'e neşe veriyordu. Aşık olmak işte böyle bir şeydi, yalan değil gerçek aşk. Allah'a aşık olmak. İbrahim hazırlandı. Annesini öptü. Arkasında hatırlamak istemediği anılarını da bırakarak ufuklardaki ebedi güzelliklere doğru gitmek için malikaneden ayrıldı.
Sayfa 306Kitabı okudu
Bir an önce Sahra'yı kurtarması ve bu kalbin sahibini araştırması gerekiyordu. Meğer yıllardır kendilerinin başkalarına yaptıkları bu kalp nakil olayları, ne değişik bir şeydi. Sanki içinde başka bir kişi vardı ve o kişiye karşı koyamıyordu. Londra'ya geldiğinden beri bir şeyler peşine takılmış bir türlü bırakmıyordu, işin aslı bu gidişin sonunu Abraham da merak ediyordu.
Sayfa 278Kitabı okudu
Reklam
"İnsan Genom projesi" nin öncelikli hedefi, insan geninin detaylı bir fiziksel haritasını elde etmekti. Haritanın amacı ise tüm dünyanın gen haritasını ortaya çıkarmaktı. Bu, "Yeni Dünya Düzeni" için çok büyük bir fırsattı. Tüm dünyanın gen haritasını çıkarmakla toplumların milliyet duygularını değiştirmek, kimin nereden göç ettiğini söyleyerek aslında kimsenin bulunduğu yerdeki toprak parçasının kendisine ait olmadığını ispatlamaya çalışarak kargaşa çıkarmak ve milliyetçilik akımlarını zaman zaman kışkırtarak kardeşi kardeşe kırdırmaktı. Amerika ve İngiltere bu çok rahat başarıyorlardı.
Her eve televizyon, her eve bilgisayar kampanyalarıyla aileler en büyük tehlikenin içine girmiş oluyorlardı. Çizgi film kanalları ile televizyonun önünden hiç kalkmayan, vicdanları ölmüş, şiddet düşkünü, değerlerden sıyrılmış, anne babasını tanımayan, agresif, stresli, cani ama aynı zamanda korkak, kapitalist ve maddeci, ideallerden yoksun, kolay para yolları arayan tembel bir nesil türemişti. Geleceği emanet edecekleri çocukları televizyon ve internetle yoğuran anneler ise başka bir odada kadın programları izleyerek ailelerin yıkılışına ortak oluyor ve aileler bu şekilde dağılma sürecine giriyordu.
Pesah Bayramı (Katliamı demek gerek aslında)
Abraham, ilk defa büyük bir ayine katılmıştı. Etrafına şaşkın ama bir o kadar da ürkmüş ifadelerle bakıyordu. Talmut'tan okunan parçalardan sonra artık ayinin diğer bölümlerine geçilecekti. Tam o sırada iki kişi sedyeyle bir çocuk getirdi. Çocuk çıplak ve yarı baygındı... Çocuğu önce masanın üzerine koydular. Daha sonra da düzeneğin içine yerleştirdiler. Düzeneğin ağzını kapatırlarken çocuk eliyle itiyordu: -Ne olur kapatmayın! Ben kapalı yerlerden korkarım!.. ... Düzeneğin kenarındaki kolu ise ilk çeviren Büyük Rosenberg olmuştu. İğneler ilk battığında çocuk çığlık çığlığa bağırmıştı: -Anneee! Daha sonra çocuğun sesi kesildi Belli ki artık ölmüştü. Büyük Rosenberg, her çevirişte alt taraftaki oluktan kan akıyordu. Bir dakika kadar büyük Rosenberg, çevirdikten sonra sırayı oğluna verdi ve bu şekilde derecelerine göre herkes kolu çevirdi. Bu işlem çocuğun kanı iyice süzülene kadar devam etti. Artık işlem bitmişti ve sıra bu kanı kaseye doldurup içmeye gelmişti. İlk önce Büyük Rosenberg içti ve oğluna verdi. Yine aynı şekilde herkes derecesine göre kaseden kanı içiyordu ve sıra Abraham'a gelmişti.
siyonizm deneyleri
... Elektromanyetik silahların beyin kontrolünden başka depremlere, kasırgalara neden olabileceğine, hatta uçakları düşürebileceğine geçen yıllardaki deneyimizde şahit olduk. Başka deneyler de var. Televizyonda ve radyolarda yapılan yayınlarda bilinçaltı yaptığımız görseller ve sesler. Bütün ses dalgaları arasında iğne ucu kadar bir aralık. Bu değerlerin altındaki ve üstündeki sesler insan kulağı tarafından pas geçilse de beyin tarafından algılanıyor. Bu yöntemde hasta, mesajı gönderene karşı koyamıyor çünkü beynin algıladığı sesleri kulakları duymuyor. Bu yöntem gizli telkinlerde çok kullanılıyor. Şuuraltı telkin için en iyi yöntem ise müziğin gerisine psiko-akustik denilen özel metodlarla telkin mesajları kaydedilmesi.
Reklam
... Dünyada yaratılan her şeyin bir sahibi ve de bir sebebi var. İnsanlar doğar, tanışır, görüşür, değişir ve ölür. Hepsinin bir sebebi var. Sebepleri yaratan bir güç var. Hesaplar yapılır. Yüzyıllara yayılır. Zahirde hiç hata yoktur fakat gerçekte hatanın ta kendisi oluverir. Gerçek görünüşte izafidir ama öyle değildir aslı, gerçek tektir.
Pesah Bayramı (Katliamı demek gerek aslında)-2
Bay Rosenberg, Abraham'ın yanına doğru yaklaşarak: -Bugün burada bir skandal istemiyorum Abraham, kendine gel ve lütfen dindar bir Yahudi gibi davran. Seni ayinin başından beri takip ediyorum ve bu durum benim hiç hoşuma gitmiyor, dedi. Bu arada kase Abraham'a uzatılmıştı. O, bir an durakladı ve "Eğer bunu şu anda içmezsem neler olabilir?" diye düşündü. Olacakları aklından bile geçirmek istemiyordu. Babasının gözleri de onun üzerindeydi üstelik. "En iyisi içmek" dedi. Bir yudum almasıyla kusması bir oldu. Bu durum babasının gözünden kaçmadı. Bunun cezası büyüktü. Kase, Abraham'a tekrar uzatıldı. Abraham yine bir yudum aldı ve yine kustu. Bay Rosenberg, sinirlenmişti. Üçüncü kez bir daha uzatıldı ama bu sefer Abraham almak istemedi. O sırada babasıyla göz göze geldiler. Babası:"Ben sana sonra sorarım!" dercesine bakıyordu. Nihayet ayin bitmişti.
Abraham'ın kendisine ait her zaman planları ve projeleri vardı. Babasının çok zeki olduğunu bildiği için Mossad'a bizzat kendi seçtiği kişileri verirdi. Onlar, orada yetiştirilir ve Abraham'ın ekibine öyle katılırdı. Gelen istihbaratçılar asla Abraham'ın sözünden dışarı çıkamazlar ve onun bilgisi dışında hareket etmezlerdi. Aksi halde ceza sistemleri de çok ağırdı. Şu ana kadar ceza uygulamayı gerektirecek hiçbir olay vuku bulmamıştı.
Sayfa 149Kitabı okudu
Abraham, aslında çok şaşkındı. Bütün bunları babasına nasıl söylemişti! Şu güçlü adama, hani şu gölgesinden dahi korkulan, kendisi dışında herkese sıradan ya da aşağılık gözüyle bakan gözlerin sahibine neler söylemişti! Bugün Abraham'ı çileden çıkaran neydi? Abraham'ın hassas noktasına, Sahra'ya dokunmuştu Bay Rosenberg. Bunu yapmamalıydı, bu durum güçler savaşına dönmüştü.
Sayfa 122Kitabı okudu
Reklam
Pesah Bayramı (Katliamı demek gerek aslında)-3
Ertesi gün çocuğun kanından pandispanya ve çörekler yapıldı. Kahvaltıda herkese ikram edildi. Pesah Bayramı'nda kurbanın kanından tuzsuz pandispanya yapmak çok makbuldü. Kahvaltıda bütün misafirler her şeyin mükemmel olduğundan bahsedip durdu. ... Abraham, yaramazlık yapmış bir çocuk gibi odasına kapatılmıştı... Bir müddet sonra kapıya annesi geldi. Elinde bir tepsiyle içeri girdi. Tepsinin içinde kurbanın kanından yapılan pandispanya ve çöreklerden vardı. Babası başka bir şey yemesini yasaklamıştı. Üç gün boyunca ya aç kalacaktı ya da suyla o çöreklerden yiyecekti. -Abraham, hastalanacaksın oğlum. Haydi şunlardan biraz ye. -Sen koy anne. Lütfen, beni yalnız bırakır mısın?.. Abraham, tepsiye baktı, çörekleri görünce çocuğun bakışları gözünün önüne geliverdi. O anı sanki bir daha yaşadı. Kendi kendine: " Keşke o ayine hiç katılmasaydım. Hiç olmazsa Poul'ün öldüğünü görmezdim" dedi.
Bağdatlı bir Müslüman, Abraham'a şöyle demişti: _Bir gün gelecek, bilim çılgınlaşacak ve savaşan devletler karşılıklı birbirlerinin silahlarını etkisiz hale getirecekler. Daha sonra da yapılacak bir şey kalmayınca yine ilkel zamanlara, yani kılıçla savaşmaya geri dönecek insanlar.
Genler üzerinde yapılan araştırmalar ve çalışmalar büyük ölçüde tamamlanmış, artık araştırmanın yönü değişmişti. Şimdi daha başka planlar vardı. Genler konusunda çok mesafe katedilmişti. Şimdi ise gen çalışmaları ile beyin kontrolünü daha da geliştirip ikisini bir kulvarda nasıl kullanabileceklerinin dinamikleri üzerinde duruyorlardı.
Eğer birini kötüleyeceksen nefsin yeter çünkü bütün şerrin yuvası odur. Yaratanı daima bir yaratıcı olarak bil. Ona göre edepli ol... Nefsini kötülüğün yuvası gör, ona göre terbiye et. Bazı büyük bilginler şöyle derler: " Sana lazım olan gelir."
_Yalnız siz benim için neyle karşılaşacağımı bilmediğim, uçsuz bucaksız bir sahra gibisiniz. O yüzden içimden size "Sahra" demek geliyor. Sizin için de bir mahsuru yoksa, size öyle hitap edebilir miyim? Yaşlı adam, tebessüm ederek: _Bir şartla edebilirsin. Abraham hiç böyle bir şey beklemiyordu. Çekingen bir tavırla: _Nedir şartınız? _Ben de sana "İbrahim diye hitap edeceğim. Abraham, Sahra'nın yüzüne bakakaldı. Çünkü İbrahim, sadece Müslümanlar için kullanılan bir isimdi. Abraham: _Tabii tabii... Nasıl isterseniz! Hangisi iyiydi kestiremiyordu. Yoksa bu isim olayına girmese miydi?
41 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.