Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşegül

Ayşegül
@karbon
Sıkı Okur
"Sonsuza dek süren hiçbir hayal yoktur. Herhangi bir hayalin yerini yeni bir hayal alır. O yüzden hiçbir hayale saplantı yapılmamalıdır."
Reklam
....Kayıp kalabalıklar sizde yalnızlık duygusu uyandırır. Tanışmış olabileceğiniz insanları düşünerek yakınmaya başlarsınız, ama kimse size kulak vermez ya da anlayış göstermez. Çünkü bu hayattayken yaptığımız seçimin ta kendisidir.
Ah, insanlar birbirleri hakkında en temel şeyleri bile bilmiyorlar. Birbirlerini zerre anlamadan en iyi arkadaş olduklarını sanıyorlar. Yaptıkları hatayı asla anlamadan sürdürüyorlar yaşamlarını ve aralarından biri ölünce ardından konuşma yaparken ağlıyorlar.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir de "kirli çamaşırları olmak" diye bir deyim vardır. Benim için o çamaşırlar doğduğum anda kirliydiler ve ben büyüdükçe temizlenmek yerine daha da pis ve iğrenç hale geldiler.
Saygı duyulma düşüncesi beni fazlasıyla korkuturdu. Bana göre "saygı görmek", her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten biri beni görene, yüzümü bir avuç toz haline getirip beni ölümden beter bir utanca mahkum edene kadar herkesi mükemmele yakın bir hileyle kandırmak anlamına geliyordu.
Reklam
Karanlıkta iki gölge, umutsuz, ağır alacakaranlıkta birbirine uzanıyor. Elleri birleşiyor ve ışık, yüz altın kupadan dökülen bir güneşmişçesine sel olup yayılıyor.
Ölümümden beri ilk defa, rahatsız, titrek de olsa uykuya dalıyor. 'Akhilleus. Keder içinde olduğunu görmeye dayanamıyorum.' Bacakları segirip sarsılıyor. 'Bırak ikimiz de huzur bulalım. Beni yak ve göm. Gölgelerin arasında bekleyeceğim seni. Ben...' Oysa Akhilleus uyanmış bile. "Patroklos! Bekle! Buradayım!" Yanındaki vücudu sarsıyor. Ben cevap vermeyince yine ağlamaya başlıyor.
Sayfa 338Kitabı okudu
Kokusunu alabiliyorum. Ayaklarına sürdüğü sandal ağacı ve nar kokulu yağlar, temiz terinin tuzu, aralarından geçtiğimiz sümbüllerin ayak bileklerimize sinmiş kokusu. Hepsinin altında da Akhilleus'un kendi kokusu. O kokuyla uykuya dalıyorum, uyandığımda da burnumda o koku oluyor. Tarif edemiyorum. Tatlı ama o kadar tatlı değil. Güçlü ama gereğinden güçlü değil. Bademe benzer bir şey ama bu da tam ifade edemiyor. Bazen güreştikten sonra benim tenim de öyle kokuyor.
Sayfa 68 - İthakiKitabı okudu
Akıntılar boyunca düştükçe düştük ve yengeçlerin benim solgun omuzlarima tırmanıp oradan adamı nasıl yiyeceğini düşündüm. Okyanusun zemini kumlu ve yastık gibi yumuşacıktı. Yerime yerleştim ve uykuya daldım.
"Bilir misin, huzur içinde uykuya dalmak nedir, tamamen unuttum. "
Reklam
Ölümlüler her an ölüyordu, gemi kazalarıyla ve kılıçla, vahşi hayvanların ve vahşi insanların eliyle, hastalıktan, bakımsızlıktan ve yaşlılıktan. Prometheus' un bana söylediği gibi, kaderleri buydu, hepsinin ortak hikayesi buydu.
Sayfa 163Kitabı okudu
Ayağa kalkıp karşısında durdum. Nehir taşları gibi sapsarı gözlerini hissedebiliyordum. "Söylesene," dedim, "babanın zehirlerim konusunda haklı olmadığını nereden biliyorsun? Sana oturduğun yerde iksir vermeyeceğimi nereden biliyorsun?" "Bilmiyorum " "Yine de burada kalmaya cesaret edecek misin?" "Ben her şeye cesaret ederim,"dedi. İşte böyle sevgili olduk.
Hayatım çamurdan ve derinlikten oluşuyordu ama ben o karanlık suların bir parçası değildim. O suların içindeki bir varlıktım.
Ben, Helios'un kızı Aiaie Cadısı Kirke. Hayatım boyunca trajedinin beni bulmasını bekledim. Bulacağından hiç kuşkum yoktu çünkü başkalarının hak ettiğimi düşündüğünden daha fazla arzum, isyanım ve gücüm vardı, yıldırımlari üstüne çekecek şeylerdi bunlar. Ve bir gün, artık bu dünyaya dayanamayacağım, diye düşündüm. Bunun üzerine denizin derinliklerindeki kadim bir tanrı seslendi: Öyleyse çocuğum, başka bir dünya yap.
"Ölüler korkunç değildir, sadece hüzünlüdürler."
Sayfa 223Kitabı okudu
Reklam
"Hayır" diyerek başını salladı. "Beleşe öğle yemeği yenmez. Bu dilimize gayet anlamlı bir şekilde çevrilmiş eski bir Yunan deyimidir. Görürsün, bunun da bir bedeli olacak. "
Sayfa 203Kitabı okudu
Sana bahsedilmiş bir lütuf var Morrigan. Ve onun ne anlama geldiğine sadece sen karar verebilirsin. Başkası değil.
Savaş barıştır özgürlük köleliktir bilgisizlik kuvvettir
Burnumuzun ucundaki şeyi görmek sürekli mücadele gerektirir.
"Birini sevmeyi bıraktığında içinde ölmeye başlar."
...yumurtayı düşün meryam. Eğer yumurta içeriden kırılırsa hayat başlar. Yok, eğer yumurta dışarıdan kırılırsa o zaman bir hayat son bulur. Yani içten başlamayan dönüşümler ölümcüldür....
Reklam
Bu hayatın sırrına gerçekten aklı ermiyor insanın. Bir gün sonra başımıza neler geleceğini hiç bilmeden yaşayıp gidiyoruz işte...
Sayfa 412Kitabı okudu
... Aşk dediğiniz nedir ki? Ortalığı birbirine katan bir fırtına! Meltem değil ki, uzun uzun sürsün. Vurdu mu adamı yerle bir eder ama çabuk geçer...
Sayfa 132Kitabı okudu
..... Ve aşk kronikleşir... Kronikleştikçe de aşk olmaktan çıkar sevgiye, güvene, huzura ve alışkanlığa dönüşür. Mutluluk da akut bir durumdur. Bir ömür boyu mutlu olamaz insanlar. Mutluluk bir kuştur, insanların omzuna bir konar, bir kalkar...