İlk okumaya başladığımda biraz sıkılmış olsamda, inatla okuduğum için, bitirdiğim de mutlu olduğum bir hikayeydi. İki güçlü kadın karakterin, 2000 yıl ara ile yaşayıp, bir kitapta buluşmasını ve birbirleri ile örtüşen hayat hikayeleri beni derinden etkiledi. Hikayenin özellikle bizim coğrafyamızda geçiyor olması, Akdeniz'in iki yakasını bir araya getiriyor olması da ayrı bir güzellik di. Ana tema olarak hikayeye işlenen kadınların, tarihi süreçte farklı coğrafyalarda yaşadıkları, zorlu hayat mücadelesini okurken insanın yüreğine dokunması da hüzünlü bir hava yarattı. Ayrıca eski eserlerin kıtalararası kaçırılma hikayesi de çok güzel işlenmiş. Tek kelimeyle mükemmel bir eserdi.
Maalesef üzülerek belirtmek isterim ki, hayatın kaynağı olan kadın figürünün modern dediğimiz bu çağda dahi, aşağılanması, yok sayılması, sosyal hayatta ikinci hatta üçüncü planda bırakılmasının artık son bulması ve hak ettikleri saygınlığı kazanmaları dileğimle.
Döneme meraklıysanız kesinlikle okumanızı öneririm. Leonardo' dan daha ziyade iki kız kardeş ve eşleri, kıskançlıklar, entrikalar ve güç üzerine yoğunlaşmış yazar. Silik Beatrice ve mükemmel İzabel arasındaki çekişme sonrasında siyasi olayların yoğunlaşmasıyla beklenmeyen sonlar, yıkımlar, yükseliş ve çöküşler. Leonardo ile ilgili beklentimi karşılamasa da severek okudum.
İki kadın , iki farklı zaman .. aynı coğrafya benzer yaşananlar ama farklı iki öykü..bir yanda güzelliğiyle nam salmış, yirmi bir yaşındaki, yeni evli Elgin Kontesi..kocası, Parthenon heykellerini İngiltere'ye götürmek isterken o Osmanlı İmparatorluğu'nun önde gelen yöneticilerini büyülemeye çalışıyor..diğer yanda zamanda geri giderek, kendisini, zekasını ve cazibesini kullanarak tüm dünyanın görüp görebileceği en benzersiz eserleri inşa ettirme hayaline adayan Perikles'in metresi Aspasia yi görüyoruz..
Kanımca, tarihten aşka , felsefeden savaşa, kültürden yozlaşmaya her doku var kitapta..
İki farklı zaman diliminde geçmesi okumaya ayrı heyecan katıyor.. anlatım , zamanında sahip olduğumuz değerlere aslında nasıl sahip çıkamadığımiza göz kirparken felsefi altyapıda sorgulamalar akışı biraz kesebiliyor ama bazı kişiler için bu detaylar okumayi daha da zenginleştirebilir. Beni aksatan tek nokta bu olmuştu..kısaca okuyanı yine araştırmaya itebilecek dokularla dolu okumalik bir kitap
Mısır'ın entrikalarla dolu kurgu ile gerçeğin harmanlanmış hali . Sanırım Hürrem'den her ülkede var bir tane İngiltere'de Diana, Mısır'da Kleopatra, Osmanlı'da Hürrem..