Kül Ormanı// Güzide Ertürk
.
Yosunlu Köy’ün “kara yosunları”yla günaydın.
.
İlk anda kurguya dahil olmakta biraz güçlük çektiğim, sonrasında elimden bırakamadığım, bitmesin dediğim bir kitapla selamlıyorum sizi.
#külormanı
.
Her şeyden önce güzelim memleketimin güzelim Ege’sinde geçiyor konu olarak “Kül Ormanı.”
Ege Denizi’nin iyot kokulu köyü olan Yosunlu Köy’de neler yaşandı ki; deniz, kıyıları yalayarak elini ayağını neden çekmiş olabilir ki, diyerek okuduğum bu eser heyecanından ödün vermedi.
Pembe rüyaların karabasanlara döndüğü anda gecenin bir yarısı -istemesem de- yanımda bitiveren, zihnimi karıştıran denizci ile yaptığım sohbetleri unutmayacağım.
Azra ile o kayıp dalgaları yeniden görebilmek için onun peşinden gidip kendimi bulduğum Yosunlu Köy; kâbuslardan savaşlara, kara yosunlarından baş döndüren kokulu reçellerine, kıyıya vuran Elmados’tan inci satıcılarına kadar her cümlesiyle, her karakteriyle, olay örgüsüyle baştan çıkartan bir metin oldu benim için. #tavsiye
“Geçmişinde sıkıntılar yaşamayan insanlar genellikle denizci olmak istemezler Denys. Bu sonsuz gibi gelen mavilikte günlerce yalnız kalmak hayatları yolunda gitmiş insanlar için sıkıcı ve iç karartıcı olabilir. Ama bizler gibi geçmişinden kaçmayı arzulayan insanlar için de yeni bir yaşam ve yepyeni umutlar anlamına gelir.”