496 syf.
·
Puan vermedi
Hastalıklı insanlarla ve saçma olaylarla dolu bir kitap.
Ah gerçekten kitap hakkında ne düşünsem bilemiyorum karakterlerin hepsinde ve olaylarda beni rahatsız eden noktalar deli gibi fazla olmasına hatta hoşuma giden şey olmamasına rağmen kitabı zaman geçirmek için okuyabildim. Kitap aşırı kötü. Yazar toxic ve yanlış fikirler içeren bir kitap yazmış bunu belirteyim. Sanırım canım saçma bir şeyler okumak
Bir Milyon Öpücük
Bir Milyon ÖpücükMonica Murphy · Ren Kitap · 0737 okunma
Aynı dili konuşmadan konuşmak..
.. kimsenin uğramadığı bu yere oturdum. Burayı artık benimsemiştim. Burada ilk kez okuyup bitirmiş olduğum kitabın alıntısını taşın üzerine yazıp bana ait olduğunu da tescille-miş olmuştum. "İçimde yarım kalmış bir konuşmanın üzüntüsü var." sözleri Kürk Mantolu Madonna isimli kitaba ait olup bana da beni hatırlatıyordu. Oturup çantamdan suyumu ve yeni başladığım kitabı çıkarttım. Kitabı alıntıyı yazdığım yerin yanına bırakıp su içeceğim sırada bana ait olmayan bir başka yazıya denk gelmiştim. Buralara benden başka kimsenin uğramadığına emindim. Bu yüzden bana ait olmayan bu yazıyı görmek büyük bir heyecana kapılmama sebep olmuştu. "Niçin rüzgârlı son- bahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin?" diye devam ediyordu. Rastlantı olduğuna inanamayacak kadar güzel olmasının nedeni ise bu alıntının da yine benim yazdığımla aynı kitaba ait olmasıydı. Yerimden kalktım ve çevreme bakındım ama ne birisine denk geldim ne de herhangi bir canlının varlığına. Gündüzleri bir iki tane yaşlı ablanın gelip burada yürüyüş yaptığını biliyordum ama benim oturduğum bu yere hiç kimse uğramazdı. O gün kitabımı okumak için orada vakit harcamadım. Derin düşün
Sayfa 186 - İkinci adam yayınlarıKitabı okudu
Reklam
32 syf.
10/10 puan verdi
Panda'ma
"En zor zamanlarda bile süren sevgi dolu arkadaşlıklar hakkında insanın moralini yükselten, güçlü bir öykü." Kişiliğimden mi karakterimden mi bilmiyorum benin zor zamanlarımda hayatımda kimse olmadı. Olanlar da beni anlamadı. "Sevgi"yle yanımda olan insan bilmiyorum tatmadım sanırım. Ya da tattım ben farkında değilim. Bilmiyorum yalnız hissettim hayatta genelde bu yüzden de hep güçlü olmak zorunda hissettim kendimi. Birilerine duygularımı anlatırken ahh işte ona kendimi açtım diyip kendime kızardım. Duygularımı göstermekten hep korkardım. Hayatta yanında böyle insanlar olan kişiler çok şanslı. Duygularını anlatabilen sevebilen gösterebilen kişiler. Benim hayatta yoldaşa ihtiyacım var. Umarım bir gün pandamı bulurum. Çok güzel bir çocuk masalıydı. Gayet uygun çocuklar için. Dostluğu ve sevgiyi anlatıyor. Beğendim.
Her Zaman Yanında Olacağım
Her Zaman Yanında OlacağımChristopher Cheng · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 083 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç | Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
‘ı nasıl bilirim derseniz; hep bir tebessüm oluşur adı geçince… Şöyleki; Servetifünun Döneminde bağımsız olarak yer alan ilk gerçek natüralistlerdendir. Sokağı edebiyata sokan sanatçı “Halk için roman” yazma eğilimindedir. Bunlardan ziyade onun çocukluk ve gençlik çağı 6 kadın(kardeş, hala,anne vs.) ile geçmiş. Hiç evlenmemiş. Reçel
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaçHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,5bin okunma
... Hayır mı deseydim? Hayır demenin gerekliliğini bilmezdim ki! Hayır desem de kimse beni dinlemezdi ki. Ben herkesi dinlemeyi biliyordum, yedi ya da on yaşından beri. ..
Duygu dünyası yeterince gelişemediğinde, gönül fakirliği performansla giderilir. New York'un yoksul kesimi dışındaki iliş- kilerde entelektüel performans egemendi. Bu konuda eksi du- rumdaydım, ama kendimi eksik de hissetmezdim, çünkü hisset- tirilmezdim. O yıllarda tıp doktoru olmak saygın bir statü idi, üs- telik psikiyatri eğitimi alıyorsanız da havalı. Tanıdığım entelek- tüeller bu nedenle mi beni aralarına almaya istekliydiler, bilemi- yorum. Kimse bana tepeden bakmadı ve her zaman içtenlikle yaklaştılar. Yıllar sonra dönüp baktığımda, benim eksik değil, onların gereğinden fazla olduğunu ve bundan kendilerinin de bu- nalmış olduklarını fark edecektim. Sıradan konuşmalarda bile çok fazla yorum yapılıyordu. O zamanlar memlekette sadece düz dedikodu vardı ve davranışların yorumlanması alışmadığım bir şeydi. Entelektüel arkadaşlarımın kültür ve sanat olaylarından sık söz etmeleri benim gibi bir cahil için başlangıçta iyi bir rehber oldu. Aslında birey olarak Amerikalıların genelde iyi insanlar ol- duğunu düşünüyorum, hatta biraz da saf yanları var. Memlekette yaygın olan, arkadan konuşma, mesnetsiz yargılama, yıkıcı de- dikodu ile orada hiç karşılaşmadım. Bazen onları üst-sistemin kurbanları gibi gördüğüm de olur. Doksanlı yıllarda insan ilişki- lerinde bir şeylerin yanlış gitmekte olduğunu fark eden bir kısım Amerikalı, intimacy dedikleri yakın ilişki kavramını halledilmesi gereken bir mesele olarak ele almaya çalıştılar. Ne var ki duygu- sal meseleleri proje olarak ele aldığınızda bir yere varmak genel- likle mümkün olamıyor.
Sayfa 51 - MetisKitabı okudu
Reklam
BENİMLE YENİDEN TANIŞ
Bir gün bir yerde tekrar karşılaşırsak eğer Benimle yeniden tanış Bıraktığın gibi olmayabilir bir çok şey Yaşım, aklım, başım yufka yüreğim Belki de biraz daha zalim, belki de medeni halim Bir gün bir yerde tekrar karşılaşırsak eğer benimle Yeniden tanış Ama kimse anlamasın bu tanışıklığın evvelini Gözün bile ısırmasın beni bir yerden Çıkaramadım değil de tanıştığımıza memnun oldum cevabını Almak istersen Sarılarak değil ancak el sıkışarak karşılayabilirim seni Ve önce sen uzat elini Çünkü öğrendim artık Önce bayanların elini uzatması gerektiğini Ve daha nicesini...
"Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım."
Oğuz Atay
Oğuz Atay
"Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş . Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım."
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.