Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket"

Derya Bengi

100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket" Gönderileri

100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket" kitaplarını, 100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket" sözleri ve alıntılarını, 100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket" yazarlarını, 100.Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası 3 (1980-2023) "Yollar Bize Memleket" yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aydın Kimdir? :)
Kim dergisinin Mayıs 1992 tarihl sayısında aydınların ülkedeki yeri, önemi, sorumlulukları, dünü ve bugünü hakkında Çetin Altan’dan Attila İlhan’a bir dizi aydınla yapılmış söyleşiler yer alıyordu. Dergi muhabirleri öncelikle sokakta küçük bir kamuoyu yoklaması yapmış, gelene geçene “aydın kimdir?” sorusunu yönelmişti. Azımsanmayacak sayıda kişiden şu cevabı almıştı: “Beyaz balinadır”. Çünkü aynı yılın şubat ayında, Sinop’un Gerze ilçesi kıyılarında birdenbire bir beyaz balina belirmiş, Gerzeliler bu dev misafiri bağrına basmış ve ismini Aydın koymuşlardı.
Kemal Tahir'in romanından senaryoya iyice altı çizilerek aktarılan sahne özetle şuydu: Kaçak pozisyondaki "yorgun savaşçı" Yüzbaşı Cemil, sığınacak bir yer ararken, Ayasofya'yı koruyan birliğin komutanı olan teğmen arkadaşının çadırına uğrar. İkisi birlikte yürüyüp Ayasofya'ya girerler. Teğmen cemaatle saf tutar, Cemil bir grup Fransız askerinin peşinden kendini üst katta, kubbe altındaki balkonda bulur. Fransızlar İsa, Meryem, Vaftizci Yahya mozaik tasvirlerinin önünde, müezzinlerin aşağıdan yükselen sedası eşliğinde, istavroz çıkarır. Aynı işgal kuvvetlerine mensup Hintli ve Senegalli Müslüman askerler Türklerle birlikte aşağıda namaza durmuştur. Cemil, ruhen kaybolmuşcasına, ne onlarla yan yanadır ne diğerleriyle, ne aşağıdadır ne yukarda. Bir anlamda halkından kopuk, ama aynı zamanda anti emperyalist milliyetçi bir aydındır. (S.34)
Reklam
Ansiklopedi Savaşları
Uğur Kökden Cumhuriyet'te bir gerçeğe parmak basıyordu: "Türkiye'de darbeler ansiklopedi çağını doğurmuştur denebilir. 12 Eylül sonrasında ansiklopedi üretiminde belirli bir artış görülür. İşsiz ya da tutuklu aydınlar kamu kesiminde çalışmanın kısıtlanmasıyla, gündelik basın ya da kitap yayınında sınırlamaların gelmesiyle, ister istemez ansiklopedi alanına yöneldiler."
Ankara'nın Bağları
"Ankara'nın Bağları"nın dillere dolanmasının ardından, hangi bağlardan bahsedildiğini bir türlü çıkaramayan, üzüm bağlarını bugünün Ankara'sına pek yakıştıramayan, tanınmış şarap markalarını unutup sosyal medyada safça "allahın bozkırında bağ ne arar lan?" diye soran genç kuşaktan insanları da bir merak almıştır. Oysa başkent Ankara'nın tarihi biraz da bağların, bağ evlerinin, bostanların yitirilmesi pahasına şehirleşmenin tarihidir. 20. yüzyıl başlarında merkezi çepeçevre kuşatan, içlerinde Türk, Ermeni, Rum tüccarların yaşadığı evler bulunan bu bağ ve bostanlar şöylece sıralanabilir Güneyde ve güneybatıda Çankaya Bağları, Araplar Deresi, Cevizlidere, Kirazlıdere, Balgat Bağları, Karabiberler Çiftliği Bağı, Söğütözü Bağları, Çaltaklı Bağları, Kavaklıdere Bağları, Lakfos Bağları (Seyranbağları), Frenközü (Türközü) Bağları, Küçükesat Bağları, Yukarıöveçyatağı ve Aşağıöveçyatağı, Dikmen Bağları, Ömürpınarı Bağları, Çaltepe Bağları, Yukarıayrancı, Ortaayrancı ve Aşağıayrancı Bağları; kuzeyde Kurtini, Incirlik, Etlik, Kuşcağız, Deliktaş, Danişment, Cevizlikuyu, Çoraklık, Zülfazıl (Solfasol), İğdelidere, Kubbeli, Aktepe, Hacıkadın, Keçiören, Kalaba (Karabağ), Mecidiye, Aşağıeğlence, Yukarıeğlence ve Ayvalı Bağları; doğuda Karacakaya, Samanlık, Kayaş, Mamak ve Balkehriz (Balkiraz), Tuzluçayır, Davulcu ve Cebeci Bağları…
Herkes sınıfına, kültürüne, kişiliğine, yöresine, töresine, kesesine göre farklı biçimlerde dünya evine girebilir, ancak müzikal repertuar şaşırtıcı biçimde ortaklaşır. 2000'li yılların düğünlerinde aniden yükselen "Kolbastı" havası giderek yerini "Ankara'nın Bağları"na bırakmış, sonra o da nöbeti "Erik Dalı'na terk etmiştir.
…. gazino, bar, pavyon, kulüp, diskotek hepsi bir yana, Türkiye'nin eğlence tarihinin kitlesel seçeneği, motoru, lokomotifi düğünlerdir.