Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Öne Çıkan Adalet Gönderileri

Öne Çıkan Adalet kitaplarını, öne çıkan Adalet sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Adalet yazarlarını, öne çıkan Adalet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adalet binaları; adaleti getirmez.
Sayfa 227 - J&J YayıneviKitabı okudu
Ortadoğu devlet zihniyetinin kanlı ve yalan yüzüdür. Tüm devletler kötü ruhun temsilcileridir. Ortadoğu devletleri biraz daha anti demokratiktir. Devletlerin mayasında faşizm ve insanlık düşmanlığı vardır. İyi, adaletli devlet yoktur. Aralarında sadece nüans farkı vardır. Devlet politikasında zenginin çıkarları esastır. Vatan kavramının içi boşaltılmış, çarpıtılmış ve aldatma kelimesi haline getirilmiştir. Karılaştırılmıştır. Egemen sınıfların bin yıllardır en çok üzerinde oynadıkları iki önemli konu vardır. Biri kadın, diğeri vatanın kutsallığıdır. Bin yıllardır bu her iki kavramla çok oynanmıştır. Bu nedenle vatan halk kitlelerinin değil, zenginlerin evidir. Vatan propaganda alanında, televizyon programlarında halka mal edilir, bu biçimdir. Özde ise öyle değildir ve bir avuç sermayedarındır. Vatan kimin hizmetindeyse adalet de onundur. Adalet devlete sahip olan sermayedarın bir uydusudur. İşin özü ve gerçeği budur. Bu zihniyet değişmedikçe kadın, vatan, adalet, demokrasi ve çoğunluk olan kitleler özgür olamaz. Demokratım, ilericiyim diyen ve bu iddiada bulunanlar iktidara geldiklerinde amaç kuyularından karanlık bir faşizm çıkar. Devlete benzerler. Egemen karanlık zihniyetin temsilcisi olurlar. Kötü olan ezilen halk kesimlerinin bunun farkında olmamasıdır. Demokrasiye boyanmış faşist zihniyeti görmemeleridir.
Sayfa 93 - J&J YayıneviKitabı okudu
Reklam
Her korku damarı kişinin özgürlüğünü kelepçeler.
Sayfa 128 - J&J YayıneviKitabı okudu
Hukuk; siyasetin ve devletin yaptığı haksızlıkları, baskıları, öldürmeleri, anti demokratik yaklaşımları örtme kurumudur.
Sayfa 153 - J&J YayıneviKitabı okudu
Cesaret; akıl, tecrübe ve tarih ile birleştiği, yoğurulduğu zaman asaletlidir.
Sayfa 26 - J&J YayıneviKitabı okudu
Kürtler kendi içinde çıkan birçok yetenekli kişiyi beğenmez ve sahiplenmez. Genel olmasa bile ağırlıkta olan bir anlayıştır. Kalem erbabını, dengbêjini, ressamını, sanatçısını, felsefecisini, direnişçisini, yiğidini, delisini, akıllısını, zenginini, fakirini, tutsağını ve daha birçok alanda çalışan insanların yeteneklerini bir türlü beğenmezler. Bazıları sadece beğenmemekle de yetinmez, engellemeye çalışırlar ve karşısında dururlar. Devlet olmayan halkların, sömürge kültürüyle yetişen insanların genel bir yaklaşımıdır. Bu anlayış Kürtlerde daha fazla, katmerli ve derindir.
Sayfa 184 - J&J YayıneviKitabı okudu
Reklam
Suçlu adalet dağıtan olunca sonuç her zaman böyle olur.
Günün birinde vali, müftü, yargıç ve polis müdürü bir olmuş kralın hazinesini çalmaya karar vermişler. Büyük bir plan ve gizlilik içinde hazineyi çalmışlar. Çalınan altınlardan bir kaçını sokağa ve park gibi yerlere atmışlar. Kral çalınan altınları satmaya gelenleri ihbar etmek için tüm kuyumcuları uyarmış. Yerde altın bulanlar kuyumcuya koşmuşlar. Kuyumcu altını bulan iki kişiyi polise ihbar etmiş. Polis müdürü bu kişileri hemen gözaltına almış, sorgulamış, haklarında rapor hazırlamış ve hazine hırsızları olarak yargıca göndermiş. Yargıç suçluları yargılamış, suçlu bulunmuş ve idam kararı verilmiş. Müftü de idam esnasında Allah adına dua okuyarak suçluları son yolculuğuna yollamış. Bir şeyden haberi olmayanlar hazine çalan hırsızlar olmuş, yargılanmış ve idam edilmişler. Suçlu ve suçsuz yer değiştirmiş.
Sayfa 141 - J&J YayıneviKitabı okudu
Erkeğin kadına ihaneti, ihanetlerin en büyüğüdür.
Sayfa 81 - J&J YayıneviKitabı okudu
Atina mahkemesi egemenler adına Sokrates'e ölüm kararı vermiş. Eliyle baldıran zehrini içerek ölmüş. Roma adına mahkeme İsa'ya ölüm cezası vermiş, Golgota'da çarmıha gerdirmiştir. Hallacı Mansur İslam adına Bağdat'ta yargılanmış ve mahkemenin kararı; önce kamçılanmasına, sonra derisinin yüzülmesine, ardında darağacından asılarak teşhir edilmesine ve en son başının koparılıp yakılmasına gidilmiştir. Tarihte sayısız insan, grup ve toplum haksız ve adaletsiz bir şekilde yargılanmış ve cezalandırılmıştır. Adalet her zaman adalet değildir. Adaletin terazisi egemen sınıfın elindedir. Çıkarlarına göre adalet ilkelerini yazarlar ve uygularlar. Ya da adaleti çıkarları için satarlar. Şenyaşar ve benzer birçok aile için de oyunun kuralı böyle işlemiş ve işliyordu. Bu sadece Şenyaşar ailesinin sorunu değildi. Toplumsal bir sorundu. Adalet arayışı içinde olan milyonlar vardı. Senin, benim, onun, herkesin sorunuydu. Ezilen, haksızlığa uğrayan, kırılan, işkence gören, dışlanan ve ötekileştirilenlerin yarasıydı. Kanayan yaraydı. Korkuya teslim olmuş, çaresiz kalmış "bir şey yapamam", "elimden bir şey gelmez" diyenlerin çığlığıydı. Haklılar susarsa, suçlular şah olur. Sessizlerin sesi suçluların ordusu olur.
Sayfa 234 - J&J YayıneviKitabı okudu
Artı ürünün ortaya çıkmasıyla birlikte en büyük ve uzun zaman dilimi içinde ihanete uğrayan kadındır. Erkek egemen zihniyet kadına karşı ideolojik, politik, ahlaksal, dinsel ve kültürel olarak yaşamın her alanında savaşmaya başladı. Kadını hiçleştirmek, ötekileştirmek için her türlü yol ve yönteme başvurdu ve başardı. Erkek egemen zihniyetin kadına dayattığı ötekileştirme karakterini kadın zamanla kabullendi ve bu anlayışla çocuklarına öğretmenlik yaptı. Kendisi olmaktan çıktı ve erkeğin dayattığı anlayışın uysal uygulayıcısı oldu. Erkeğin kadına ihaneti, ihanetlerin en büyüğüdür. Korkunç olan kadının zamanla erkek egemen zihniyetin gönüllü uygulayıcısı olmasıdır.
Sayfa 81 - J&J YayıneviKitabı okudu
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.