Bugün dedem vefat etti 14.08.20 ve ben bu kitabı bugün bitirdim yarısına kadar okumuştum. İnsanın bilmediği, hakkında bilgi sahibi olmadığı ,ayrıntılı araştırmadığı ,sadece kulaktan dolma bilgi taneleriyle bir hakikate inanması güç. Bunu bu gece bi kere daha fark ettim. Evet müslümanız çok şükür ahirete inanıyoruz , namaz , oruç, hac vs elhamdülillah. Ama bi sahabe gibi şehadet aşkıyla yanıp tutuşabiliyor muyuz veyahut o denli arzulamayı geçtim isteyebiliyor muyuz? Ben şahsen sonu şehadet olsa bile korkuyordum , neden ? Nedeni belli öncelikle hazır değilim ikinci olarak öldükten sonra ne olacak bilmiyorum üçüncü olarak ahirete inanıyorm ama kalbimle tam anlamıyla tasdik edebiliyor muyum?
Bugün ilk kez anladım sahabeler şehadete nasıl koşa koşa gidiyorlar. Bugün bir kez daha anladım ki bu iş gönül işi , hidayet işi , akılla mantıkla olacak iş değil , necip fazıl üstad dahi akıl yırtık çuval sökül dağarcık demiş. Sahabelerden şehadeti rızık olarak gören bera b malik geliyor aklıma. Ahh bera b malik herkes mahşer günü kimin yolundaysa onun arkasından gidicekmiş , senle beraber el ele yürür müyüz o yoldan :)? İnşallah, Allah bilir..
Dostlar son olarak bu kitabı okuyun. Bu kadar etkilenmemde dedemin de vefatının etkisini es geçemem ama bu kitap bana ahiret bilincini kalbimden gönlüme düşürdü diyebilirim. İnşallah da son nefesime kadar bu bilimci yüreğimde hissedebilirim:). Hayırlı geceler , şahit ol bana telefon klavyem , odam, tuz lambam ve siz gökteki kayan yıldızlar.. 14.08.20 01.00