Kişi, kendi sevgisinin ya da şükranının öznesi olduğundan dolayı samimi ya da liyakatli biri olamaz, başkalarında bu duyguları uyandırdığında bu erdemin niteliklerine sahip olabilir.
"Her insan kendini dünyanın en önemli şeyi olarak görse de insanlığın kalan kısmına göre en önemsiz şeylerden biridir. Kendi mutluluğu her şeyden daha önemli olsa da başkasına göre herhangi bir kişinin mutluluğundan daha önemli değildir."
Kusurları ve ahmaklıkları bile modaya uygundur. Böylelikle insanlığın büyük bir kısmı kendilerinin şerefini ve mevkisini zedeleyen bu nitekilikleri taklit etmekten ve onlara benzemekten şeref duyar. Gösterişli kişiler sıklıkla kendilerini modaya uygun bir ahlaksızlık havasında gösterirler.
"Toplum içinde bir hapishane, bir saraydan daha faydalıdır ve bunu kuran genellikle diğerinini kurana göre çok daha adaletli bir vatanseverlik anlayışına sahiptir."
"Gösterişçi kişiler sıklıkla kendilerini modaya uygun bir ahlaksızlık havasında gösterirler. Hatta bunu kalplerinde onaylamasalar ve gerçekten suçlu olmasalar bile yaparlar."
"İnsanların büyük bir kısmı hayranlar ve tapınanlardan oluşmaktadır. Daha da ilginç olan şey ise bunların büyük bir çoğunluğunun zenginlik ve büyüklüğün karşılıksız hayranı ve kulları olmalarıdır."
"Eğer insan mutluluğunun büyük bir kısmı sevilmenin farkında olmaktan kaynaklanıyorsa ki ben öyle olduğuna inanıyorum, böyle ani talih değişimleri nadiren mutluluğa katkıda bulunmaktadır."
"Alicenapların ve insancıl kişilerin pişman olmaya en meyilli oldukları şey beraber yaşadığı insanların hıyaneti ve nankörlüğüyle kaybedilen bir şeyin değeri değildir. Ne kaybederlerse kaybetsinler, o olmadan da mutlu olabilirler. Onları en çok rahatsız eden şey kendilerine ihanet edilmesi ve nankörlük yapılması fikrinin kendisidir, bu olayın tetiklediği ahenksiz ve tatsız tutkulardır onlara göre mustarip oldukları zararın büyük bir kısmı."
"Birçok olaya bakıldığında; sabrı, ılımlılığı, insaniyeti ne kadar büyükse bir insanın, ruhsuz gibi görünmüyorsa ya da gösterdiği müsamahanın altındaki motivasyon korku değilse eğer, ona zarar veren kişiye karşı hıncı da o kadar büyüktür."
"Aynı sebeptendir ki, arkadaşlarımızdan, çalışmalarımızdan ve mesleklerimizden bahsederken belirli seviyede ahlaki bir muhafazakarlık gereklidir. Çünkü bütün bu objelerden bizleri nasıl alakadar ediyorlarsa dostlarımızı da aynı şekilde alakadar etmeleri beklenemez. İşte bu tutuculuğun eksikliğindendir, insanoğlununun yarısının diğerleriyle kötü dostluk kurması. Filozofun dostu yalnızca filozof, bir cemiyet üyesinin dostu ise yalnızca o küçük arkadaş çevresidir içinde bulunduğu."