"Sadece ne olduğunu bilmek istiyoruz," dedi Stride.
"Hayır, istemiyorsunuz. Zaten bilmeniz gereken her şeyi şim diden biliyorsunuz."
"Nedenini bilmiyoruz," dedi Stride.
Ama bilirsiniz, cinayetler, insanların içindeyken işlenmez. Cinayet, çirkin ve özel bir iştir. Fakat katiller kendi sırlarını saklarsa, onları nasıl yakalayabilirsiniz?
Bilmiyordu ve bu durum ona güvensizlik veriyordu. Suçlu müvekkilleri savunmaktan gocunmaz, suçsuz olanlanı savunmaktansa zevk alırdı. Fakat arada bir yerde olmak onun için yeni bir deneyimdi.
Graeme ise farklıydı. Adam hem samimiydi hem de Gale'ın kariyeri boyunca karşılaştığı en yetenekli yalancılardan biriydi. Ne yazık ki şunu biliyordu, müvekkilleri yalan konusunda ne kadar yetenekliyseler, büyük ihtimalle bir o kadar da suçluydular
"Evet. Evliliklerinde herhangi bir şiddet olayı olduğunu sanmıyorum. Sanırım tam aksi bir sorun vardı, yani tutku eksikliği. Aralarında büyük bir aşk varmış gibi görünmüyordu."
"Peki neden ilk fırsatta evlendiler?" diye sordu Stride. Dayton somurttu. "Graeme oldukça başarılı biri. Sanırım Emily, ödeme çeklerindeki tüm o dolar işaretleriyle biraz kör oldu. Tüm hayatınız boyunca iki yakanızı bir araya getirememişseniz, çok daha rahat edeceğiniz bir hayatı hayal etmek çekici olabilir. Dolayısıyla hayallerinden bazılarının gerçekleşmesini istemiş olabilir."
Hissettiği şeyi onun da hissedip hissetmediğini merak etti: Kıskançlık. Emily, bu insanların saf ve karmaşık olmayan kederlerini ve birbirlerinde buldukları gücü ve rahatlamayı kıskandı.
İki aile Bird'le bir araya gelecek, duygularını dile getirecek ve polise bir mesaj verecekti:
Kuzey sahillerinde kol gezen bir seri katil var ve genç kızları sokakta yakalayıp kaçırıyor. Onu bulun.