Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aile Reisi ve Baba Olarak Hz. Peygamber

İbrahim Canan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Boş bir levha olarak kucağımıza konulup, güzel şeylerle doldurulması işi bize emredilen bu ilahi emanete, ihanet edip yetişmesini tesadüflere bırakmanın veya sadece dünyevî terbiye vermenin cezasının büyüklüğünü, mümin vicdanlar hakkıyla anlasalar, rahat uyuyabilirler mi?"
Sayfa 103 - Rağbet YayınlarıKitabı okudu
"Muhalefet ettiğimiz yanlış düşünce, ailede terbiye denince sadece çocukların terbiyesinin anlaşılmasıdır.Halbuki Rasûlullah Aleyhisselâtü vesselâm 'a göre hayat doğumdan ölüme, beşikten mezara bir terbiyedir. "
Sayfa 52 - RağbetKitabı okudu
Reklam
"Şu halde ideal manadaki İslam cemiyetinde Müslüman hanımlar evde boş oturmayacak.Ayet ve hadis ve onların açıklamalarıyla meşgul olacak, ilim yapacak, kendini yetiştirecek. Ailede yetişmekte olan yeni nesli tekniğine uygun olarak bilerek eğitecek." "Bilhassa, terbiyesi ve hayata hazırlanması şefkatli alâkasına emanet edilen yeni neslin güçlü, sağlıklı bir terbiyeye kavuşması için, annenin evindeki terbiyeye yönelik bütün çalışmaları, milletin geleceği ve bekası açısından hayatî önem taşıdığı için Resululah (Sallalahü aleyhi ve sellem) kadınlara: "Sizlere evlerinizi tavsiye ederim, zira bu sizin cihadınızdır." buyurmuştur (Müsned 6, 68).
Sayfa 101 - Rağbet YayınlarıKitabı okudu
Hz.Peygamber (Sallalâhü aleyhi ve sellem ) in aile reisi olarak mümtaz vasıflarında biri hanımlarına karşı davranışta nezaket ve iyiliği esas almış olmasıdır. "Hayırlınız ehline karşı hayırlı olandır.Ehline karşı en hayırlınız benim." buyurur.
Sayfa 41 - RağbetKitabı okudu
Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) , “öpücüğe varıncaya kadar” 244 zahire akseden her hususta çocuklar arasında müsavat emreder. Torunu Hz. Hasan ve Hüseyin (radıyallahu anhumâ) aynı anda su isterler. Hemen kalkan Resûlullah önce Hasan, sonra da Hüseyin’e suyu verir. Bundan Hasan’ı daha çok sevdiği hükmüne varmak isteyen Fâtıma’ya: “Hayır, ilk defa Hasan istedi.” cevabını verir. Resûlullah’ın bu davranışı, bilhassa kız çocuklarının diri diri toprağa gömülmesine kadar ileri götürülen ayrımların yapıldığı bir cemiyette fevkalâde ehemmiyet taşır. Hatta illa da ayrım düşünülecekse bunu kızlar lehine tavsiye eder: “Bağış ve ihsanlarda çocuklarınızın arasını eşit tutun. Eğer ben birini üstün tutacak olsaydım, kızları üstün tutardım.” buyurur. Nitekim, bilhassa kılık-kıyafet ve tezyin hususunda, kızlara ayrı bir itina gösterdiği anlaşılmaktadır. Necâşi’nin hediyeleri arasından çıkan altın yüzüğü torunu Ümâme’ye verdiği gibi Üsâme (radıyallahu anh) için de: “Üsâme kız olsaydı, ben ona takılar takıp tezyin eder, cazip kılardım!” demiştir. Bu sözden, kız çocuklarını, devrin imkânlarına göre daha iyi tezyin ettiği anlaşılır.
Erkeğin hanımına harcadığı her şey sadakadır. Erkek hanımına su bile içirse onun ecri vardır
Sayfa 20 - Heysemi, Nûru’d-din ‘Ali İbn Ebi Bekr ve (v. 807/1404), Mecma’u’z-Zevâid ve Menba’ulFevâid, Beyrut, 1967, 4/324-325.Kitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.