Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni

Friedrich Engels

Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni Gönderileri

Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni kitaplarını, Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni sözleri ve alıntılarını, Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni yazarlarını, Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aynı biçimde erkeğin kadın üzerindeki egemenliğinin özel niteliği bu iki cins arasında gerçek bir toplumsal eşitlik kurma zorunluluğu ve bunun yolu bütün bunlar kendilerini ancak erkekle kadın tamamen eşit hukuksal haklara sahip oldukları zaman apaçık göstereceklerdir. 
Bir kere de kalem olsun beee
Barbarlık çağı için demir kılıç ve uygarlık için ateşli silah neyse, yabanıllık için de ok ve yay odur; Belirleyici olan silahtır
Sayfa 32 - Olympia YayınlarıKitabı okuyacak
Reklam
İnsanlığın dünya üzerindeki üstünlüğü sorusu insanların bu doğrultudaki yeteneklerine bağlıdır
Sayfa 29 - Olympia YayınlarıKitabı okuyacak
Her anlayışa göre ÜRETİM hayat kurtarır
Materyalist anlayışa göre tarihteki belirleyici etken, başka çıkar yol yoksa mevcut yaşamın üretimi ve yeniden üretimidir
Sayfa 8 - Olympia YayınlarıKitabı okuyacak
Her şeyden önce, büyük ölçüde tarla ekimini, tarımı olanaklı kılan hayvanlar tarafından çekilen demirden sabanı, ilk olarak, bu dönemde görürüz Bunun sonucu, yaşam araçlarında, çağın koşulları bakımından sınırsız bir artış görülür. Demirden balta ve demirden bel olmaksızın, geniş ölçüde gerçekleşmesı olanaksız bir dönüşüm, ormanları açılarak tarla ve çayır haline dönüştürülmesi de, gene sabanın türetimine bağlıdır. Ama bütün bunların sonucu, nüfusun hızla artışı ve küçük bir alan üzerinde yoğunlaşması oldu. Tarımın olanaklı olmasından önce, örneğin yarım milyon insanın bir tek merkezi yönetim altında toplanabilmesi için, zorunlu olarak, tamamen istisnaî koşulları birarada bulunması gerekirdi; büyük bir olasılıkla, bu durum hiç gerçekleşmemiştir. Barbarlığın yukarı aşamasının doruğu, kendini bize Homeros'un şiirinde, özellikle İlyada'da gösteriyor. Gelişmiş demir aletler, körük, koldeğirmeni, çömlekçi tornası, zeytinyağı ve şarap yapımı; madenlerin ustalıklı bir biçimde işlenmesi, yük ve savaş arabaları, kalas ve tahtalarla gemi yapımı, sanat olarak mimarlığın başlangıcı, kuleli ve mazgallı duvarlarla çevrilmiş kentler. Homeros'un destanı ve bütün mitoloji işte Yunanlıların barbarlıktan uygarlığa geçirdikleri en kayda değer miras budur. Bununla, Homeros çağı Yunanlılarının, daha yüksek bir dereceye geçmeye hazırlandıkları bu kültür aşamasının başlarında bulunan Cermenler üzerine Sezar ve hatta Tacite'in anlattıklarını karşılaştırırsak, barbarlığın üst aşamasının, üretimde ne kadar zengin bir gelişmeyi kapsadığını görürüz.
Sayfa 31
Barbalık - üst aşama
Demir ve madenin eritilerek ve dökülerek kullanılmasıyla başlar. Alfabenin bulunuşu ve kullanılmasıyla, barbarlıktan uygarlığa geçilir. Önce de belirttiğimiz gibi, yalnız Doğu yarıküresinde bağımsız bir gelişme gösteren bu aşama, ütetimdeki ilerleme bakımından, bütün önceki aşamaların topundan daha zengindir. Kahramanlık çağının Yunanlıları, Roma'nın kurulmasından az önceki İtalyan aşiretleri, Tacite'nin Cermenleri, Vikingler çağının Normanları bu aşamada bulunuyorlardı.
Sayfa 31
Reklam
Ari ve Sami ırkların üstün gelişmesini, belki de, bu ırklarım beslenmesinde et ve sütün bolluğuna ve özellikle bu bolluğun çocuklarn gelişmesi üzerindeki olumlu etkilerine bağlamak gerekir. Gerçekten, hemen hemen tamamen bitkisel bir beslenmeyle yaşayan Yeni-Meksika'nın Peublos'lu yerlileri, daha çok et ve balık yiyerek yaşayan barbarlığın aşağı aşamasındaki yerlilerden daha küçük bir beyne sahiptirler. Ama herhalde, bu aşama boyunca, yamyamlık yavaş yavaş ortadan kalkar ve ancak dinsel bir eylem, ya da hemen hemen aynı anlamda büyücülük şeklinde sürüp gider.
Sayfa 30
Doğuda barbarlığın orta aşaması, bitki ekimi bu dönemin çok ilerlemiş bir çağına kadar bilinmeden kalmış gibi görünürken, süt ve et vermeye yatkın hayvanların evcilleştirilmesiyle başlamıştır. Koyunların evcilleştirilip yetiştirilmesi ve hayli geniş sürülerin oluşturulması, Ari ırkların ve Semitlerin, öbür barbarlar yığınından ayrılması sonucunu vermişe benzer. Hayvan isimleri, Avrupa ve Asya Ari ırkları arasında aynı kalmıştır, ama bitki adları, hemen hiç de böyle değildir.
Sayfa 29
Barbarlık Orta Aşaması
Doğuda evcil hayvanların yetiştirilmesi, Batıda sulama aracıyla yenecek bitkilerin ekimi ve yapılarda kerpiç ve taş kullanılmasıyla başlar. Batıdan başlıyoruz,; çünkü Avrupalıların fethine kadar, bu aşama hiçbir yerde aşılmamıştı. Barbarlığın aşağı aşamasında bulunan Amerika yerlileri arasında (Missisipi'nin doğusunda bulunan bütün kızılderililer bunlar içindeydi), daha ilk bulgulandıkları zamanlarda, ufak ölçüde bir mısır ekimi ve belki de kabak, kavun ve öbür bahçe bitkileri yetiştiriciliği yapılmaktaydı, besin maddelerinin en büyük kısmı böyle sağlanıyordu. Bu yerliler, kazık bölmelerle çevrili köyler içinde, tahtadan evlerde barınıyorlardı. Kuzey-Batıdaki ve özellikle Kolombiya vadisindeki aşiretler, henüz yabanıl dönemin yukar aşamasında bulunuyorlar ve ne çömlekçiliği, ne de herhangi bir bitki ekimi biliyorlardı. Buna karşılık, Yeni-Meksika'nın Pueblos'lu denilen yerlileri, Meksikalılar, Orta Amerika halklar ve Perulular, Amerikanın fethi çağında barbarlığın orta aşamasında bulunuyorlardı. Bunlar, kerpiç ya da taştan yapılma kale gibi yerlerde barınıyor, kanallarla sulanan bahçelerde, durum ve iklime göre değişen ve başlıca beslenme kaynağını sağlayan mısır ve başka besi bitkileri ekiyorlar; hatta bazı hayvanlar da evcilleştirmiş bulunuyorlardı, örneğin, Meksikalılar, hindi ve öbür kümes hayvanlarını; Perulular, lamayı evcilleştirmişlerdi. Ayrıca, madenleri kullanmayı da öğrenmişlerdi; ama demir işlemesini bilmiyorlar ve bu yüzden, taştan yapılmış silah ve aletlerden hiçbir zaman vazgeçemiyorlardı. Sonra da, İspanyolların fethi gelecekteki bütün bağımsız gelişmeleri yoketti.
Sayfa 29
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.