Zaman ve mekân, zahirde bize göründüğü gibi değildir. Gördüğümüzü zannettiklerimiz görmemiz gerekenlerdir. Aslında bildiğimiz anlamda ne zaman vardır ne de mekân.
Mala, mülke, servete ve makama aşırı tutku, zamanla hırsa dönüşür. Hırsın giderek büyümesiyle birlikte, ruhlar kin ve nefretle dolar. İşte Yezit gibiler böyle bir oluşumun ürünüdür.