Zamanın Selçuklu İmparatoru Melikşah ve Moğol İmparatoru Cengiz Han, Hasan Sabbah'ı Yok Etmek İçin Fazlasıyla Uğraşmışlarsa da Başaramamışlardır

Alamut'un Efendisi Hasan Sabbah

Pol Amir

Sayfa Sayısına Göre Alamut'un Efendisi Hasan Sabbah Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Alamut'un Efendisi Hasan Sabbah sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Alamut'un Efendisi Hasan Sabbah kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hasan Sabah onlara hitaben: (...) Mezarımın nerede olduğunu hiç kimsenin bilmesini istemiyorum. Beni toprağa verdikten sonra halka, cenazemi Mısır'a gönderdiğinizi söyleyin. Eğer mezarımın yerini bilirlerse beni oradan çıkarır, yakarlar. Hatta kemiklerimi bile yakarlar. Beni gizlice gömdükten sonra mezarımın belli olmaması için toprağı düzleyin ve sizden başka da kimseye söz etmeyin. Siz dört seçkin insansınız. Kabrimi saklayabilirsiniz. Bunu şu anda bana bile söylemeyin. Ben bile mezarımın nerede olacağını bilmeyim. Eğer öğrenirlerse dediğim gibi kemiklerimi bile çıkarırlar. Ben öldükten birkaç saat sonra mezarımı kazarsınız. Mezarımı kazarken etrafa gözlemciler koyun. Sizi, gerek mezarım kazılırken gerekse ben mezara konurken kimse fark etmesin. Mezarıma işaret de koymayın. O işaretten mezarımı bilabilirler ölü için en güzel işaret ilimdir.
Sayfa 439 - TRUVAKitabı okudu
İnsanlar karakteri gereği mali konularda Kendi çıkarlarını başkalarının çıkarlarından üstün tutarlar.Kendilerinin diğerlerinden daha çok bunu hak ettiklerini düşünürler.
Sayfa 480 - TruvaKitabı okudu
Reklam
Bilgisizlik ölümden daha kötüdür.
Sayfa 502 - TRUVAKitabı okudu
İnsanların gelecekte sağlam yürümeleri için geçmişlerini çok iyi bilmeleri gerekmektedir.
Sayfa 504 - TRUVAKitabı okudu
Odanın kapısı kapalı olduğu için içerde neler olduğunu kimse bilmiyordu. Hasan Sabbah odada yalnızdı. Ölüm hakkında ne düşünüyordu, Allah'a yalvarıyor muydu? Bunları kimse bilmiyor,bilmeyecek. Çünkü sağlığında Allah'ın adını andığını kimse duymamıştı. Ölürken Allah'a yalvarıp,yalvarmadığını bilen yok.
Sayfa 504Kitabı okudu
Hasan Sabbah toprağa verildikten üç gün sonra Bozorg Ümit "Hasan Sabbah öldü!" diye ilan etti. Aslında konakta bulunan o ceset sahipsiz bir ölüye aitti. Bu cesedi de Hasan Sabbah diye idmane-vinin yanına gömdüler. Hulagu Han, Alamut'u eline geçirip, her tarafı viraneye çevirirken bu mezarı Hasan Sabbah'ın mezarı sandığı için tahrip etti. Mezardan çıkardığı kemikleri de nehre attılar. Fakat bu mezar bilindiği gibi Hasan Sabbah'ın mezarı olmadığı gibi kemikleri de Hasan Sabbah'ın kemikleri değildi. Hasan Sabbah Hicri 589 (Miladi 1193) yılında ölmüştür. Alamut'un en parlak dönemi Hasan Sabbah'ın "Kıyametin Kıyameti"ni ilan ettiği tarihte başlayıp, Hülagu Han'ın Alamut'a saldırdığı tarihe kadar 95 yıl sürmüştür. Hasan Sabbah'ın mezarının yerini hiç kimse bilmemektedir.
Sayfa 506 - TRUVAKitabı okudu
Geri14
46 öğeden 41 ile 46 arasındakiler gösteriliyor.