Günlük yaşam, yinelenen ve peryodik bir yaşamdır. Periyodik yaşam, amiplerden mikroplara, mikroplardan hayvanlara ve bitkilere dek, farklı bütün yaşam alanlarına egemendir. İnsan bu peryodik yaşama düşer; boyuna yer, içer ve gezer. Yemek için çalışır; çalışmak için yer. Çalışmak için dinlenir; dinlenmek için çalışır. Tüketim için çalışır; üretim için tüketir. Neye bakarsak bakalım hepsi peryodiktir. Değirmen eşeği gibi akşam olunca yine sabah başladığı noktaya geldiğini fark eder.
Ahmed Kesrevi'ye göre, Şii inancındaki sapmaların kurumsallaşmasında iki faktör etkili olmuştur. Altıncı imam ve Şii fıkhının kurucusu İmam Cafer Sadık ve Safevi Hanedanlığı.
Safeviler döneminde halifeler Ebu Bekir, Ömer ve Osman'a hakaret etme âdetini kurumsallaştırarak Şiilerle Sünniler arasındaki nefreti körüklediler. Yine onların döneminde İslam matem merasimlerine katılıp ağlamak, imamların türbelerinde hac yapmak ve imamlardan duayla bir şey istemek gibi belli biçimsel ritüellerle bir tutulur hale geldi.
1953 yılında Musaddık'a yapılan darbeden sonra Şeriati hayatın anlamını sorgulamaya başlamıştı. Siyasette neden ilgilenmesi gerektiğini düşünüyordu. Darbenin yarattığı muazzam hayal kırıklığı ve sonrasında hissedilen hüsran ve güçsüzlük duygusu karşısında Şeriati siyasi yargılarını sorguluyordu.