Bir filiz yeşerir, bir söğüt tomurcuğu patlayıp olgunlaşır, sonra bir sarı yaprak olup düşer yere. Yalnızca bu bile tek başına bütün bir hayat öyküsünü anlatmaya yeterdi.
Meydana yürürken birden korkuyla giyotine çok yakın olduğunu fark etti. Bu korkunç ölüm aracı terör saltanatının en yüksek noktasıydı ve iskelesi daima erdemli ve cesur insanların kanlarıyla doluydu.
“Yirmi beş yaş dünyaya fazla düşkün; otuz yaş fazla çalışmaktan yorgun; kırk yaş anlatılması bir sigarayı bitirecek kadar uzun süren hikâyelerin yaşı; altmış, ah, altmış yaş yetmişe çok yakın; ama elli, olgun bir yaş.