Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Felsefesi - İdeali

Anarşi

Pyotr Kropotkin

En Eski Anarşi Gönderileri

En Eski Anarşi kitaplarını, en eski Anarşi sözleri ve alıntılarını, en eski Anarşi yazarlarını, en eski Anarşi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Otoritenin olduğu yerde özgürlük yoktur.
Sayfa 1 - KAOSKitabı okudu
Mutluluk Anatomisi
Birey organlar kozmosudur, her organ hücreler kozmosudur, her hücre son derece küçük zerreciklerin kozmosudur; ve bu karmaşık dünyada, bütünün mutluluğu, örgütlü maddenin en küçük mikroskobik parçalarının tek tek yararlandığı mutluluk toplamına tümüyle bağlıdır.
Sayfa 12 - KAOSKitabı okudu
Reklam
Emekçiler ücretleriyle kendi ürettikleri şeyi satın alamazlarken, omuzlarına basarak yaşayan aylaklar sürüsünü cömertçe beslerler.
Sayfa 22 - KAOSKitabı okudu
Tembeller tarih yapamaz: Tarihe boyun eğerler!
Sayfa 23 - KAOSKitabı okudu
Biz, kendimizin de hatasız olmadığını ve içimizdeki en iyilerin iktidar olduklarında hızla çürüdüklerini biliyoruz. İnsanları oldukları gibi kabul ediyoruz. İnsanın insanı yönetmesinden bu nedenle nefret ediyoruz.
Sayfa 37 - KAOSKitabı okudu
Yalnızca hiçbir şey yapmayanlar hata yapmaz.
Sayfa 45 - KAOSKitabı okudu
Reklam
Anarşistlerin geleceğe dair bir düş dünyasında yaşadıkları ve bugünün dünyasına gözlerini kapattıkları sık söylenen bir şeydir. Belki de bugünün dünyasını fazlasıyla görüyoruz, gerçek renkleri ile hem de yakamızı bırakmayan bu otoriter önyargılar ormanında baltayla dolaşmamızın nedeni budur. Bizler ne hayal aleminde yaşıyoruz ne de insanları olduklarından daha iyi hayal ediyoruz, onları oldukları gibi görüyoruz. Bu nedenle insanların en iyisinin bile otoritenin uygulamalarıyla özde kötü kılındığını; "güçler dengesi" ve "yetkililerin denetimi" teorisinin, iktidara sahip olanların aşağıladıkıları "egemen halk"ı, yönetenin kendileri olduğuna inandırmak için ürettikleri iki yüzlü bir formül olduğunu ileri sürüyoruz. Biz insanları tanıdığımız için, yokluklarında insanların birbirlerini boğazlayacaklarını düşünenlere şöyle sesleniyoruz: "Sınır dışı edilirken, yoksul tebam bensiz ne yapar!" diye haykıran kral gibi düşünüyorsunuz."
Vaaz veren rahibimiz, "Çalışmak ibadettir!" derken herkes başkalarını kendisi için çalıştırmaya çaba sarf etmektedir. "Asla yalan söyleme!" derler ama siyaset en büyük yalandır. Kendimizi ve çocuklarımızı bu ikiyüzlü ahlakla yaşamaya alıştırırız, ikiyüzlülüğün ta kendisidir bu ve bu ikiyüzlülüğümüzü aldatmaca ile bağdaştırırız. İkiyüzlülük ve aldatmaca yaşamımızın temeli haline gelir. Ne var ki toplum böyle bir ahlaklılık koşullarında yaşayamaz. Böyle süremez: Değişmek zorundadır, değişecektir.
Güç, etkisini biriktirir, güç ortaya çıkmak zorundadır, eylemini uygulamak zorundadır, başka güçler onun ortaya çıkmasını engelliyor diye yok olacak değildir, ama dengeyi bozar, uyumu parçalar, yeni bir denge konumu ve yeni bir adaptasyon yaratmaya çabalar. Tıpkı bir volkanın patlaması gibi; hapsedilmiş güç, akkor halindeki gazın, lavın ve küllerin püskürmesini engelleyen taşlaşmış lavları sonunda parçalar. Tıpkı devrimler gibi.
Sayfa 15 - kaos yayınları, 5. BaskıKitabı okudu
Fizyolog, bir bitkinin ya da bir hayvanın yaşamından söz ettiğinde, burada gördüğü şey, tek ve bölünmez bir karakterden çok, bir yığılma ayrı ayrı milyonlarca örnekten oluşan bir kolonidir. Kendi aralarında birbirlerine sıkıca bağlı, birbirlerinin iyiliğinden ya da kötülüğünden etkilenen, ama her biri kendi hayatını yaşayan sindirim organlarının, duyusal, sinirsel organların, vs. federasyonundan söz eder size. Her organ, her organ parçası, gerektiğinde, yaşamlarına elverişsiz olan koşullara karşı mücadele etmek için bir araya gelen bağımsız hücrelerden oluşur. Birey, federasyonlar dünyasıdır, kendi başına bir kozmostur o! Fizyolog bu dünyada özerk kan hücrelerini, dokuları, sinir merkezlerini görür; işgalcilerle mücadele etmek için vücudun mikrop kapmış bölgelerine doğru yönelen milyarlarca beyaz zerreciği -fagositleri- fark eder. Dahası da var: Günümüzde fizyolog, her biri kendi hayatını yaşayan, kendisi için mutluluk arayan ve kendi dışındakilerle gruplaşma, işbirliği yoluyla buna erişen özerk elementlerden oluşan bir dünyayı her mikroskobik hücrede keşfetmektedir. Kısacası, her örnek/birey organlar kozmosudur, her organ hücreler kozmosudur, her hücre son derece küçük zerreciklerin kozmosudur; ve bu karmaşık dünyada, bütünün mutluluğu, örgütlü maddenin en küçük mikroskobik parçalarının tek tek yararlandığı mutluluk toplamına tümüyle bağlıdır. Böylece, yaşamın felsefesinde gerçek bir devrim meydana geliyor.
Sayfa 12 - Kaos YayınlarıKitabı okudu
408 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.