Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

27 Mayıs 1960 - 12 Mart 1971 Türkiyesi

Anılar... Sorunlar... Sorumlular...

Orhan Erkanlı

Anılar... Sorunlar... Sorumlular... Sözleri ve Alıntıları

Anılar... Sorunlar... Sorumlular... sözleri ve alıntılarını, Anılar... Sorunlar... Sorumlular... kitap alıntılarını, Anılar... Sorunlar... Sorumlular... en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer bir gün bu memlekette yeni bir kavga olacaksa, bu kavganin sebebi ve hedefi mazinin hesapları olmayacak, geleceğin ümitleri ve idealleri olacaktır. Daha açıkçası, millet mezar taşları için birbirini kırmak niyetinde değildir. Gelecek kuşaklar sadece, inanışları, özgürlükleri ve Türkiye'nin tam bağımsızlığı için içte ve dışta dövüşeceklerdir. Bu gerçeklerin anlaşılması masluplar, mazlumlar, masumlar edebiyatının, merhamet ticaretinin bir an önce son bulması ve milletin vicdanıni ve oylarını parsellemek iddiasında olanların sultasından kurtulmak için siyasî haklar verilmelidir.
Sayfa 283Kitabı okudu
Reklam
O esnada İsviçre'de bulunuyordum, telgrafla; partiden ve parti meclisinden istifamı bildirdim. Bir süre sonra Türkiye'ye dönünce de milletvekilliğinden istifa ettim. Parti'den ayrılıp, milletvekilliğine devam etmek, benim tasvip etmediğim, ayıpladığım bir davranıştı. Herhangi bir kişi, bir partinin üyesi sıfatıyla o partinin programını, politikasını benimseyerek ve halk huzuruna bu fikirlerin savunucusu olarak çıkarak aldığı oylarla kazandığı parlemento üyeliği sıfatını, o partiden ayrıldığı takdirde terk etmelidir. Bağımsız kalmak veya başka partilere girmek, kendisine tevdi edilen emaneti, en hafif tabiriyle kötüye kullanmaktır.
Sayfa 236Kitabı okudu
Bugün dahi, bazı çevreler nazarında hepimiz Menderes'i astıran kişiler olarak nefretle, bazı çevrelerde takdirle anılmaktayız. Kararları takiben kimse bizden bir fikir sormamasına rağmen çeşitli vasıtalarla eski arkadaşlarımıza, ölüm cezalarının infazına taraftar olmadığımız, bu yola girildiği takdirde gelecek yıllarda hiçbir şekilde telâfi edilemeyecek büyük bir hata yapılmış olacağını, sona eren bir ihtilâlin elini kana bulamasında artık bir gerekçe kalmadığını açıkca ifade ettik. Şu anda da aynı kanaatleri paylaşmaktayım. İnfazlar büyük bir hata olmuştur. Yıllardır Türkiye'nin bunalımdan bunalıma sürüklenmesinde, Yassiada kararlarının Komite tarafından, memleketin gelecekteki hayatı düşünülmeden, hesaplanmadan yerine getirilmiş olması başlıca sebeplerdendir. Bayar yaşadı ne oldu? Menderes yaşasaydı ne değişirdi?
Sayfa 119Kitabı okudu
CHP den İstiffa
"Paşa'nın kuyudan adam çıkarma denemesi, halk tabiriyle fiyasko oldu, hiç bir olumlu sonuç vermedi. İstifa telgrafımda aynen şu cümle vardı: "İki eski diktatörün barışmasıyla halkın herşeyi unutup kucaklaşacağını, darılmasıyla mücadeleye başlayacağını sanıyorsanız, aldanıyorsunuz. Millet artık sizleri takip etmeyecektir. Sizin şahsî çekişmeleriniz, kinleriniz şu memleketin yirmi senesine mal olmuş, sayısız kurbanlar verilmiştir."
Sayfa 237Kitabı okudu
27 Mayıs'ın ilk saatlerinde vatanın hür havasını bir defa teneffüs ettikten sonra ölmeyi, bu günleri görmemek için çok arzu ederdim.
Sayfa 157Kitabı okudu
Reklam
Atatürk'ün açtığı yol
Atatürk'ün en kuvvetli tarafı devrimciliğidir; O'nu ebedi kılan, O'nu gelmiş geçmiş büyük adamlardan ayıran en büyük vasfı budur. Tarihte milletlerinin kaderlerini kısa bir süre için değiştirmiş birçok liderler vardır, fakat bunların pek azı tesirlerini uzun yılların ötesine ulaştırabilmişlerdir. Ancak, yaşadıkları döneme damgalarını vurmuşlardır. Bunun için Atatürk’ün yanında cüce kalırlar, O'na nazaran fânidirler. Ancak, Atatürk’ün yaptığı devrimler henüz tamamlanmamış ve gaye noktasına ulaşmamıştır, hiçbir zaman da ulaşamayacaktır. Zira, Atatürk: "Hedefimiz Türk milletini çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmaktır,” demekle Türk milletine daima peşinden koşulacak fakat hiçbir zaman ulaşılamıyacak bir hedef göstermiştir. Devrimcilerin en ön safında olanlar bile daima kendi önlerinde Atatürk'ü görecekler, O'nun gösterdiği ufuklara varmak için durmadan koşacaklardır. Bu koşu sırasında düşenler, çiğnenenler olacak; bu koşu esnasında ter, kan ve gözyaşı dökülecek; fakat asla durulmayacaktır. İşte millî birlik hareketi bu yönden Atatürk'ün, Atatürkçülüğün bir devamıdır... Atatürk'ün Cumhuriyet'i emanet etmekle şereflendirdiği ve görevlendirdiği Türk Gençliği! Hedefimiz Atatürk'e ulaşmak, milletimizi her yönden mutluluğa kavuşturmaktır. Bu hedefe giden yol, Demokrasi ve Hürriyet yoludur. Bu anlayış içinde Türk Milleti'nin faydasına olan radikal devrimler yapılacaktır. Türk cemiyetinin sosyal yapısı değiştirilecek ve vatandaş iktisaden özgür hale getirilecektir...
Sayfa 150Kitabı okudu
dp'yi yenemeyen, zorla iktidara gelmek isteyen siyasetçiler için:
memleketin durumu, yapılacak reformlar, halk v.s. mühim değildi; bu işleri ancak kendileri bilirdi ve zamanı gelince yaparlardı...
Sayfa 145Kitabı okudu
İsmet Paşa 2
2"Zorlama ve aşmak ister, direnirseniz iki akibetten birine uğramanız muhtemeldir. Ya partideki bütün yetkileriniz, imkânlarını elinizden alınır, bir kenara itilirsiniz; veya partide siyasî hayatınız bitmiştir, Paşa "Ya ben ya o" der ve gidersiniz."
Sayfa 318Kitabı okudu
Cemal Gürsel için:
"Omuzunda kalabalık yıldızlar, gönlünde iyi niyetler taşıyordu; zaten bu nedenlerle bir sabah evinden alınıp, devletin ve ihtilâlin başına oturtulmuştu. İhtilâli de, memleketinin gerçeklerini de, arkadaşlarını da anlamadan gelip, geçti; Allah rahmet eylesin."
Sayfa 143Kitabı okudu
Reklam
Her partide kürsü aşıkları vardır; bunları tutamaz, susturamazsınız. Her konuyu bilirler, her konuda konuşurlar (ekserisi grup yönetim kurulu üyesi olduklarından, parti adına söz alabilirler). Petrol meselesi mi “A” bey kürsüdedir; İstanbul kanalizasyonu mu “A” bey karşınızdadır; dış politika mı yine aynı kişiyi dinlersiniz. Anlamadıkları, bilmedikleri, burunlarını sokmadıkları hiçbir konu yoktur. Bu tiplerin bütün derdi, gayesi seçmenlere selâm göndermektir.
Sayfa 275Kitabı okudu
korku; bazı zayıf karakterli kişilere, insanlık, arkadaşlık ve mertlik gibi hisleri unutturuyordu.
Sayfa 173Kitabı okudu
Başka bir gün, seçimler konusu konuşulurken Gürsel, sakin ve alaycı bir eda içinde: “İsmet Paşa gerdeğe girecek bir damat heyecanı içinde vuslat gününü bekliyor, fakat kimin gerdeğe gireceği şimdiden belli olmaz.”
Sayfa 301Kitabı okudu
Türkiye'nin 22 Şubat ve 21 Mayıs ayaklanmalarına maruz kalmasının temel sebebi ve mesnedi, 13 Kasım ve 14'lerdir. Her iki hareket de gerçekte 14'ler adına yapılmıştır. Ordu bu tasfiyeyi (Birkaç general hariç) asla tasvip etmemiştir. İki ayaklanmanın öncülerinin, 14'lerin eski arkadaşları olması ve 13 Kasım'dan sonra kurulan gizli cuntaların yemin metinlerinde daima “14'leri yurda getirmek ve görev vermek” maddelerinin bulunması bu kanaatimizin dayanaklarıdır.
Sayfa 157Kitabı okudu
2.."...Memlekette Anayasa düzeni hâkim olacak, serbest seçimler yapılacak fakat A.P. iktidara gelemeyecek..."
Sayfa 362Kitabı okudu
75 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.