Dış görünüşlerinin kirliliği kısacası iç dünyalarına da vurmuştu. Ya da tam tersi, bunun gibi bir şeyler işte. Sen öyle değildin, soyluydu duruşun. Biri seni çağırdığında en kirli, buruşuk asık suratlı, sevimsiz halini taşınırdın, sana elini uzatan anında geri çekerdi isteksizce. Sen, bana saklardın kendini. Yalnızca bana. Gözümde gitgide büyürdün, başkaları gibi olmayışın yüzünden.