Anlam Arayışı Gönderileri
Anlam Arayışı kitaplarını, Anlam Arayışı sözleri ve alıntılarını, Anlam Arayışı yazarlarını, Anlam Arayışı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Peki, ya vicdan hangi renk?
Rengi nedir tasavvurumuzda aşkın, şefkatin ve merhametin?
Körlük, Allah 'ın vurduğu fıtrat boyasını görmemek yani duygulara yabancılaşmak belki de. Duygusuz bir dünya, renksiz bir dünya olur zira.
Özgürlük hangi renkti acaba?
Sahil kenarında pervaz eden martılar geldi aklıma.
Sonsuz özgürlük hissi kalbine vardığında son bulur. Kendine koyduğun sınırların adı "sevda" 'dır...
"Şuur ne renk? dedim içimden.
Işığın, güneşin, suyun, havanın ve yağmurun rengi ne ise o olmalı dedim içimden.
Gurbet hangi renk? dedim içimden.
Hayat hangi renk ise gurbet aynı renk, vuslat hangi renk ise ölüm o renk belki de. Aşkın rengi ne ise hayatın rengi de o olmalıydı bence.
"Peki, ölüm ne renk?" dedim içimden.
Ölümün bir rengi olsaydı hangi renk olurdu? Onu hasretin mi yoksa vuslatınmı rengiyle boyamalıydı? Sahi hasret ne renkti ve vuslat hangi renk? Hangi renk hatırlatırdı bize ölümü? Hangi renk anlatırdı bize acıyı ve tebessümü?
Ortada bir ölüm olmadığı sürece kavuşma ihtimaliniz hep vardır.
Duyguların rengi olsaydı acaba hangi renk olurdu?
Peki hangi renk dedim içimden bu duygusuzluk ve ruhsuzluk? Hangi renkle betimlenir acep bu bizdeki umursamazlık? Hangi renktir acaba vefasızlık? Hangi renkle anlatılır ki içimdeki yalnızlık?
"Gurbet insanın anlaşılmadığı yerin adıdır."
Her insan zaman zaman kendi öz vatanında hatta evinde dahi olsa bir gurbet yaşar. Zira her insanın anlaşılmadığı dönemler vardır.
Gece neyi örter?
Eşyayı örter.
Beş duyumuza hitap eden, özellikle gözümüze ve kulağımıza hitap eden renklerin ve seslerin minimize olduğu bir andır. Yani göz atıl kalınca, gönül gözü aktif olur.
"Kumil leyle illa kalila."
Kalk! Gece biraz ilerleyince!
Yıldızların ışığına bakılır boyuna değil...
Gecenin karanlığına, mum yakmayı öğrenin.
Geceye söz geçiremeyen, yaşadığı dünyanın karanlıklarına meydan okuyamayacaktır
"İsabet ettiyse acı, bu ne ilktir bize ne de sonuncusu."
Üç günlük dünyada fırıldak olmaya değmez diyenler, acıyı ve ızdırabı iliklerine kadar yaşamış kimselerden olmuştur.
Kendini sevmeni anlarım tabi, başkasına da yer kaldığında...
"Ey insan!
Kendine bir iyilik yap ve kendin dışında birini sev."
Nedense "amel" dediğimizde aklımıza gelen farklıdır.
Zira insan, şu hayatta ya arı gibi amel ederek yani üreterek ya da sinek gibi atıl kalarak ve tüketerek yaşar.
Öyleyse insan, sermaye-i ömrünü pasif ve edilgen bir nesne gibi değil, aktif ve etkin bir özne gibi yaşamalıdır.
Cemil Meriç kendisini fikir işçisi diye tanımlar. Öyleyse fikir işçisi aydınlar, gönül işçisi öğretmenler, sağlık işçisi doktorlar, hemşireler veya hayatın içinde aktif ve etkin hizmet ehli kimseler hep emekçidir.
Aslında meslek, insana kabiliyetleri ve istidadı üzerinden Allah'ın yap dediği iştir. Öyleyse her meslek dalı Allah yolunda hizmet etmeye bir vesiledir.
İnsan işte, içindeki iyiliği kendi tercihiyle örter bazen.
"Her insanın içinde iyilik var mı sence? Ben bazılarında göremiyorum."