Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anneler Gönderileri

Anneler kitaplarını, Anneler sözleri ve alıntılarını, Anneler yazarlarını, Anneler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
296 syf.
·
Puan vermedi
Anneler•Brit Bennett “Belki de annesini gerçekten tanımamıştı. Bedeni ilk yuvanız olan bir insanı tanıyamazsınız başka kimi tanıyabilirsiniz.” Nadia adında annesini yeni kaybetmiş 17 yaşındaki bir kızın hikayesini okuyoruz. Yerel kilisenin papazının oğlu olan Luke ile Nadia arasında bir ilişki başlıyor ve Nadia hamile olduğunu öğreniyor. Bu şekilde Nadia’nın serüvenine başlamış oluyoruz. Mükemmel bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Karakterlerin bakış açılarını kendi ağızlarından okumak güzeldi. Klise kültürünü ve Hristiyanlığın bakış açısını okumak bu kitabın öne çıkan noktalarından biriydi. Bu kitapta annelikle tanımlanamayacak kadınları, gençliğin sallantılarını, yetişkin olmanın zorluklarını da okuyoruz. Brit Bennett son zamanlarda öne çıkan yazarlardan biri olduğu için Anneler için heyecanlıydım açıkcası ama pek umduğumu bulamadım.
Anneler
AnnelerBrit Bennett · İthaki Yayınları · 202054 okunma
"Ölümden korkmayanlar sadece onun gerçek yüzünü anlamayacak kadar aptal olanlardı."
Sayfa 186 - İthaki, MillerKitabı okudu
Reklam
"Yavaş bir ölüm nazik olabilir ama ani ölüm daha sevecendir. Hatta daha merhametli."
Sayfa 43 - İthaki, NadiaKitabı okudu
296 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Anneler
Hikayeyi beğenmeme rağmen bir konu bütünlüğü göremedim. Konular çok kopuk ilerliyor. Kitap ; Güney california da siyah topluluğun tam ortasında yaşayan, kiliseye yardım eden herseyi izleyen, dinleyen, gören anneler anlatıyor. Nadia, isyankar annesinin intihar etmesiyle yaş tutan 17 yaşında bir kız ve babası peder kendisi eski bor sporcu olan Luke Sheppard... Bu iki gencin ergen aşkı hamilelikte sonuçlanır... Daha fazla spoiler vermek istemiyorum.; ama bahsedildiği gibi pek bir dokunaklı bulamadım. Keyifli Okumalar;)
Anneler
AnnelerBrit Bennett · İthaki Yayınları · 202054 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Ulusal Kitap Vakfı tarafından,35 yaş altı 5 yazar arasında gösterilen, makaleleri The New Yorker, Paris Review gibi mecralarda yayımlanan Brit Bennett'ın ilk romanı Anneler, bir sırla başlıyor. Güney California'da, siyah topluluğun tam ortasında yaşayan, kiliseye yardım eden, her şeyi izleyen,dinleyen,gören anneler anlatıyor her şeyi. Nadia, isyankar, annesinin yasını tutan, on yedi yaşında,güzeller güzeli bir kız. Luke Sheppard ise sakatlığı nedeniyle bir restoranda garsonluk yapmaya başlamış eski bir sporcu ve babası bir peder. Bu çiftin ergen aşkı, pozitif bir hamilelik testiyle sonuçlanıyor ve rahimde beliren bir embriyonun etkileri, ikisinin de gençliklerinin ötesine kadar uzanıyor. Nadia sırrını, herkesten, en yakın arkadaşı ve dindar bir kız olan Aubrey'den bile saklarken geçip gidiyor yıllar. Ve yetişkinliğin kaçınılmaz soruları, bir aşk üçgeniyle birbirine bağlanan bu üç karakterin aklını kurcalayıp duruyor, seçilmeyen yolun ihtimalleri peşlerini bırakmıyor. Romanın konusu bir aşk üçgeni. Nadia'nın 17 yaşındayken vermek zorunda olduğu bir karara dayanarak Luke, Aubrey ve Nadia üçlüsünün hayatlarının nasıl bağlandığını ve sonrasında nasıl ayrıldığını okuyoruz. Kitabın merkezi bir noktası olan kiliseye katılan bir grup kadının "Anneler" perspektifinden anlatılma şekli değişikti. Roman, başlarda ayrıntılı anlatımından dolayı bana sıkıcı geldi. Ama sonra karakterlerin başına neler geleceğini ve son kararlarını merak ettiğim için hızlı bir şekilde okudum.
Anneler
AnnelerBrit Bennett · İthaki Yayınları · 202054 okunma
Hayatının, rengarenk iplikler halinde çözülerek sürüşünü seyrediyoruz ve her seferinde daha fazla çözülen o iplikleri ellerimize dolayarak takip ediyoruz. Şimdi annesinin yaşında. Annesinin yaşının iki katı yaşta. Bizim yaşımızda. Sen bizim annemizsin. Senin içinde kıvrılıyoruz.
Sayfa 286Kitabı okudu
Reklam
Nadia'nın umduğu bir tür kurtuluştu. Bu düğüne gelecek, ikisinin mihrapta öpüşmelerini izleyecek ve hala Luke'a bağlı yanı kopacaktı. Bir tıkırtı ve sonra mandal açılacak, Nadia nihayet özgür olacaktı. Ama aksine Luke'un daha da derine kazındığını hissetti. Eski açlığın köz haline dönmüş alevini hissetti; onu arzu ettiği anları, herkesin elini tutabileceğini umut ettiği zamanları, nihayet kendisini sevdiğini söyleyebildiğini hayal ettiği geceleri düüşündü. Luke, aşkın tırnaklarıyla kazıyarak elde etmek zorunda olduğu bir şey olduğunu hissettirmişti ona ama bakın işte, Aubrey'yi ne kadar da kolay sevmişti. Elbette öyle olmuştu. Aubrey sevilmesi kolay biriydi.
Sayfa 196Kitabı okudu
Nadia onu ve ne kadar huzurlu göründüğünü düşündü.. Evlilik konusuda onu her zaman korkutan şey buydu: evli insanların ne kadar kanaatkar göründükleri, daha fazlasını istemeyi nasıl beceremedikleri. Kanaatkar hissetmeyi hayal edemiyordu. Sürekli bir sonraki mücadelenin,işin, şehrin peşinden koşuyordu.
Sayfa 208Kitabı okudu
Başkalarının yalnızlığının sınırlarını öğrenmek tuhaftı. Asla bir anda anlayamazdınız; tıpkı karanlık bir mağraya girer gibi duvarları yoklar, sivri kenarlara çarpardınız.
Sayfa 103Kitabı okudu
Her seferinde minik adımlar atıldığında başka birinin hayatına girmeniz zor değildi.
Sayfa 103Kitabı okudu
84 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.