Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beyrut Günlüğü

Apo'nun Ayetleri

M. Selim Çürükkaya

Apo'nun Ayetleri Gönderileri

Apo'nun Ayetleri kitaplarını, Apo'nun Ayetleri sözleri ve alıntılarını, Apo'nun Ayetleri yazarlarını, Apo'nun Ayetleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Semdin Sakık: 1997 Tarihinde yargılanmak amacıyla D.Bakır bölgesinden Sam'a çağrıldı. Burada aşağılanarak prestiji sıfırlandı. Anadolu'nun Toros dağlarına bir gurup gerilla ile bir nevi ölüme gönderildi. Durumu fark eden Semdin gurubuyla Sam'a geri döndü. Onu Sam'da öldüremeyeceğini anlayan Öcalan, kongre toplantısına katılması gerekçesiyle Güney Kürdistan'a yolladı. Öldürüleceğini anlayan Semdin kaçarak Behdinan bölgesindeki Barzani güçlerine sığındı. Haberi Duyan Öcalan Med-TV deki bir canlı yayın programına telefonla katılarak: "Semdin Sakık bizden kaçmış, Mesut Barzani güçlerine sığınmmiştır. Türk genel kurmay yetkililerine sığınıyorum, sizin 33 askerinizi öldüren O dur. Sizde şeref ve haysiyet varsa gider alırsınız" dedi. Bu çağrıdan bir süre sonra Semdin Sakık ve kardeşi Arif Sakık bir operasyon sonucu tutuklanıp Diyarbakır'a götürüldüler. Orada iradeleri kırıldı. Ve irade kıranlar gibi ifade vermeye başladılar.
Orhan Aydın: Sam'a gidince ölüm orucunu bıraktı. Süre içinde sağlığı düzeldi. 1996 veya 97 yılında Sam'da tutuklanarak Lübnan'ın Barelias kasabasına götürüldü. Burada işkenceyle öldürülerek bir çukura gömüldü. Orhan Aydın'ın neden öldürüldüğü konusu yakın zamana kadar benim için de bir sırdı. Bundan üç ay önce buluştuğum eski
Reklam
Cemil Bayık: Renksizliğini hala sürdürüyor. Öcalan ihanet ettiği zaman kardeşi Osman bile Abdullah'ın çözüldüğünü yakın çevreşine söyleyerek "talimatlarına bundan sonra uymayalım" derken, Cemil hiçbir yorum yapmıyordu. Türk istihbaratının soruşturmasında olan Öcalan Cemil'i ebediyen susturmak için şu suçlarını açıklıyordu: "Cemil Bayık: Askeri ve pratik alanda zayıftır. Bana bağlıdır. Birey olarak çok öne çıkarsa genelde perspektif verebilir. Dar bir sahada pratikleşmesi zayıftır. Genelde cephe gerisinde kalır. Eğitimlerde yararlı olur, savaş içerisine girmez. 1982 yılında bir mağarada 17 kadroyu yaralı oldukları ve ele geçmemeleri için karargahta, 13 kadroyu ise disiplini sağlamak için öldürtmüştü" soruşturma ifadesi, bir yanılsamanın sonu, Komal Basın Yayın, İstanbul, Sayfa 358) Türk devletinin eline geçip itirafçı olmasınlar gerekçesiyle yaralı 17 yurtseveri gözünü kırpmadan kurşuna dizen Cemil Bayık'ın, Türk devletinin eline geçen Öcalan'ın itirafçılığına alkış çalması trajedisini kim izah edecek?
Hüseyin Yıldırım: "Apo' nun Ayetleri" yayınlanmadan kendisiyle görüştüm. Öcalan' ın kendisi hakkında yaptığı çözümlemelerin çoğundan habersizdir. 1994 şubat ayında kendisiyle İsviçre' de Longo Mayi Örgütünün çiftliğinde buluştuk. Bir hayli yaşlanmıştı. Saçları bembeyaz olmuştu. Bir ayağı hafif aksıyordu. Apo'nun bitip tükendiğini söylüyordu. Cezaevi kadrolarını, Öcalan'a karşı tavır takınmadıkları için eleştiriyordu. Bir ara eşim Aysel kendisine: Öcalan senin için "Hüseyin İsveç'te bir adada yaşıyor. Beş yüz İsveç polisi de kendisini koruyor" diyordu, dedi. Hüseyin güldü ve tipik bir Dersim'linin şivesiyle: "Bacım, bacım ona demediniz mi, İsveç'in kocaman başbakanı tek bir polis tarafından korunmadığı için çarşının ortasında vuruldu. Bu Hüseyin kim oluyor ki, beş yüz polis onu korusun?" dedi. Hüseyin 1999 tarihinde "EMA LENGE" adlı bir kitap yazarak Kemalistlerin Dersim'de yaptığı katliamı anlattı. Kitap Türkçe ve Fransızca yayınlandı. İsveç diline çevriliyor. Bazılarınca Türk genel Kurmayının ajanı olarak bilinen Hüseyin Yıldırım; Dersim Katliamını dünyaya izah ediyor. Ulusal Kurtuluş Mücadelesinin lideri olarak bilinen Öcalan ise; Türk genel kurmayına teslim olarak Dersim katliami diye bir katliamın olmadığını İmralı'dan Dünya' ya anlatıyor.
Ali Rıza (Mehmet Çimen), Avrupa örgütünün koordinatör yardımcısı olarak görev yaptı. Onbir yıl cezaevinde yattı. 1992'nin ortalarında Avrupa'ya geldi. Ulu Önderimizin kadın sorunuyla ilgili koyduğu yasakları çiğnedi. Bu durumdan dolayı suçlu bir pozisyona düşürülerek ilişkileri askıya alındı. Yargılanmak amacıyla Ortadoğu'ya götürülmesi planlanırken, bilinmeyen bir nedenle Almanya'nın Bonn kentinde örgüt içinde görevli olan bacısını boğdu. Bonn'da yakalanan Ali Rıza soruşturmaya alındı. Sam'da bana anlatıldığı kadarıyla ifadesinde "Bu dünyada (Apo'nun dünyasını kast ederek) zavallıların yaşamaya hakkı yoktur. Bacım zavallıydı onun için boğdum. Ben de zavallıyım, beni de öldürün!" dedikten sonra Mart 1993'te buharlaştırılarak yok edildi! Abdullah Öcalan, Sam'daki bir karşılaşmamızda Ali Rıza'yi kast ederek "Gördün mü canavarı? Sizi cezaevlerinde nasıl canavarlaştırmışlar?" diye sorduğunda, ben canavarın kim olduğunu çok iyi biliyordum...
"Lübnanlı yazar Halil Cibran'ın müzesini de ziyaret edebildim. Cibran'ın yazarlıktan başka resamlığı da varmış. Müzeyi gezince onun sözlerini içimde tekrarlamadan edemedim "Eyvah! O ulus ki, dört parçaya bölünmüş, her parçası kendisini bir ulus sanıyor! Eyvah! O halka ki, kahramanlara ihtiyaç duyar hale gelmiş!"
Reklam
"Ben yazdığım için suçlu değil, o yazdıkları mi yaptığı için suçludur."
İkisi bayan, onbeşi erkek; dördü güneyli, onüçü kuzeyli, yaşları onsekiz ile yirmiyedi arasında değişen bu gençler kendi arkadaşlarının kurbanı olacaklarını biliyorlar artık. Engizek dağlarında bir metre kar var. Bu dağlar bir vahşete tanık oluyor. Terzi Cemal'in görevlendirdiği beş kişilik soruşturma ekibi, soruşturmaya alınanların ellerini ayaklarını bağlıyor, yere yığıyor, meşe ağaç sopalarıyla işkence yapmaya başlıyorlar. İşkence görenler "biji serok Apo, kahrolsun vejin!" sologanını atıp direnince bazılarının erkeklik organları ve testisleri bıçakla kesiliyor. Ateşte kızartılan kızgın demir şişler böğürlerine sokuluyor. Yarım saat kara gömüldükten sonra, yarım saat ateşin yanında tutuluyorlar. Bu işkenceler günlerce sürerken işkence yapanlar "Kahrolsun Vejin, Biji Serok Apo!" diye slogan atarken, işkence görenler de "Biji Serok Apo, kahrolsu Vejin!" diye bağırıyor. Onyedi Kürt genci, on yedi gerilla Engizeklerin karlı dağlarında böyle katlediliyor ve cesetleri ortada bırakılıyor; kurda kuşa yem olarak!
Soru: Cezaevinden tahliye olup Akademiye geldiğinde, parti tarafından cezalandırılan kişilerin akibetini neden sordun? Yanıt: 11 yıl cezaevinde yattım. Tahliyeden sonra ulu önderimizin yanına gittiğimde eski arkadaşlarımın büyük bir çoğunluğunun yaşamadığını ve kimsenin bu arkadaşların adlarını ağzına almadığını görünce, çok yakından tanıdığım bazı arkadaşların akibetini ulu önderimize sordum. Böyle bir sorunun yargılama konusu yapılması, kendi çirkef suçlarını gizlemek isteyen bir diktatörün çirkin yüzünü açığa çıkarıyordu. Ben, Abdullah Ekinci`nin, Dilaver Yıldırım, Saime Aşkın, Bircan Yıldız, Ayten Yıldırım’ın ve daha yüzlercesinin akibetini sormayacak mıydım? Demek ki diktatör suç işlemişti ki, soru sormamı hesap verme olarak değerlendiriyor, beni soruşturmaya alıyordu.
Kayıp listesi o kadar uzun ki, cezaevinden çıkıp dışarıyı öğrendikten sonra nerede ise bir kuşağın yok olduğunu gördüm. Türk devletinin öldürdüklerinin isimleri, resimleri, öyküleri vardı. Diğerlerinin ne isimleri, ne resimleri, ne öyküleri, ne de mezarları vardı. Ve işin en kötüsü bunların akibetini sormak suçtu!
Reklam
Bir Maraş`lı, bana yaşlı bir kadın`ın öyküsünü anlattı: Maraş`lı kadının genç kızı bağımsızlık mücadelesine katılmak amacıyla evden ayrılmış, aradan yıllar geçince, kızının Bekaa da öldürüldüğünü duymuş ve çıldırmış. Yoldan yürürken genç bir kızın sesini duyduğunda, hemen arkasına döner, iki elini ileriye doğru uzatır, gözlerini yumar ve `Elif, Eliiif, Eliiiiiif ` diye bağırırmış. Kimse karşılık vermeyince, bu kez yana dönüp aynı ismi tekrarlarmış, yine karşılık alamayınca öne, sonra yana dönermiş, hep böyle yana yana, döne döne, Eliiiiif diye diye yürürmüş.
Özgür insan, düşünür ve düşünce üretir. Düşündüklerini hayata geçirir. Köle adam düşünemez, düşünce üretmez efendisinin kendisine söylediği ve öğrettiği kelimeleri tekrarlar. Kölenin dünya görüşü, ideolojisı, olaylara bakış açısı, yaşanılanları analiz etme yeteneği yoktur. Efendisi ona neyi, nasıl ve ne için ögretmişse öyle düşünür ve yaşar
67 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.