Ariyet Fikirle Düşünmek
Rasim ÖzdenörenAriyet Fikirle Düşünmek Gönderileri
Ariyet Fikirle Düşünmek kitaplarını, Ariyet Fikirle Düşünmek sözleri ve alıntılarını, Ariyet Fikirle Düşünmek yazarlarını, Ariyet Fikirle Düşünmek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslâm, kendi ilkelerine sadakati gerektirir ve Müslüman'ın bu ilkelerden sapmasına müsaade etmez, ancak bu durum, hiçbir zaman onun kireçlenmeye, katılaşmaya açık olduğu anlamını da taşımaz. Tersine, o, hayat karşısında kendini insana açar, insanı katı, değişmez, donmuş şablonlara, şemalara sıkıştırmaz; insan hayatın ihtiyacına göre kendi Müslümanca yaşantısını kurup sürdürür.
Unutmayalım ki, Allah'ın resulü (sav) de zamanın kendisine uymadığı bir dünyada yaşadı, ama kendisini zamana uydurmayı düşünmedi, bilakis zamanı kendisine uydurmak için mücadele etti.
Tarihe değişik açıdan yaklaşmamızı, onu anlamlandırmamızı sağlayan bizim dünya görüşümüzdür.
Oysa tarihen İslâm dünyası neredeyse 16.yüzyıldan sonra içine kapandı. Sadece kendisiyle meşgul oldu. Dışarıyı hiç görmedi. Onu gördüğü anda da iş işten geçmişti: onu tanıyamadı. Nasıl ki, artık kendisini de tanımıyordu! Bu yüzden de kendini İslâm'ın içinde kalarak yenileceğine, dışardan payanda aramaya kalkıştı. Yıkımı da bu yüzden oldu.
İslâm, kendi ilkelerine sadakati gerektirir ve Müslüman'ın bu ilkelerden sapmasına müsaade etmez, ancak bu durum, hiçbir zaman onun kireçlenmeye, katılaşmaya açık olduğu anlamını da taşımaz. Tersine, o, hayat karşısında kendini insana açar, insanı katı, değişmez, donmuş şablonlara, şemalara sıkıştırmaz; insan hayatın ihtiyacına göre kendi Müslümanca yaşantısını kurup sürdürür.
Ama niçin? Niçin benim zamanı değiştirmem istenmiyor da, değişmiş olan zamana kendimi uydurmam isteniyor?
Fedakarlığa katlanmasını istenilen bir nesil aslında kimin hatasının ceremesini katlanmaya zorlanmaktadır. Kendinden önce kendisi için katlanılması gereken fedakarlığa niçin katlanılmamıştır?