Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aşık Paşazade Tarihi

Derviş Ahmed Aşıki

Aşık Paşazade Tarihi Gönderileri

Aşık Paşazade Tarihi kitaplarını, Aşık Paşazade Tarihi sözleri ve alıntılarını, Aşık Paşazade Tarihi yazarlarını, Aşık Paşazade Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey herşeyi bilen, her şeyi yaratan Yüce Allah! İnsanı yoksul veya sultan eden, hükmüne delil ve tanık veren, ayıpları kapatan, günahları bağışlayan sen, gönlüm gözüne de güzelliği göster.
Bunun oğlu Sultan Mehmed Han Gazi’nin ömrü elli bir yıl oldu. Babasının ölümünde on yedi yaşında idi. Bunun dahi otuz dört yıl hutbesi okundu. Ölümüne sebep ayağında zahmeti vardı. Doktorlar tedaviden âciz kaldılar. Nihayet doktorlar bir araya toplandılar. İttifak ettiler, ayağından kan aldılar. Zahmet daha ziyade oldu. Sonra “şarâb-ı fâruk” verdiler. Allah rahmetine kavuştu.
Reklam
Sual: Ya bu Bektaşiler, Yeniçeriler’in başındaki taç Hacı Bektaş’ındır derler. Cevap: Yalandır. Bu ak börk, Orhan Gazi zamanında Bilecik’te ortaya çıktı. Yukarılarda onu beyan ettim. Ancak bu Bektaşiler’in ak börk giymesine sebep şudur: Onların bir şeyhleri vardı. Abdal Musa derlerdi. O Abdal Musa sebep olmuştu. Abdal Musa, Orhan zamanında gazaya geldi ve Yeniçeriler’in arasında nice zaman yoldaşlık edip yürüdü. Bir Yeniçeri’den eski bir börk diledi. Bir eski börk verdiler. Abdal Musa bunu başına giydi. Seferi onlarla beraber yaptı. Seferden dönünce kendi memleketine gitti. Başında Yeniçeri’den aldığı börk vardı. “îşte ben de gaziler tacını giyip geldim” diye havlıca da övündü. Halk: “Bunun adı nedir” diye sordu. O da “buna bükme elif taç derler’” diye cevap verdi.
Bayazıd Han’ın huyu ve âdeti: O dahi babası ve dedesinin yaptığı imaretlerden daha ziyade yaptı. Camileri ve mescitleri daha ziyadesiyle yaptırdı. Bir hastahane de yaptırdı. Onlardan fazla olarak bir Ebû îshakhane zaviyesi yaptırdı. Bu da her cuma, olduğu şehirde sadaka verirdi.
Oğlu Gazi Hünkâr’ın huyu ve âdeti: Babası gibi o dahi imaretler, medreseler ve camiler yaptırdı. Ziyade sevdiği dervişlere o dahi zaviyeler yapıverdi Yenişehir’de Baba Postumpûş için. Hangi şehirde olsa cuma günü namazdan sonra yoksullara akça sadaka eder ve paylaştırırdı.
Orhan Gazi’nin huyu ve âdeti: Bu dahi imaret yaptırdı ki yoksullar gelip her gün imarette yemek yiyeler ve padişaha dua edeler. Ulemâyı toplamak için medrese de yaptırdı. Ziyade sevdiği dervişlere zaviyeler yapıverdi. Netekim Geyikli Baba üzerinde cami ve zaviye yaptırdı.
Reklam
Osman Gazi’nin âdeti bu idi: Her üç günde bir yemek pişirir, yoksulları toplayıp yedirirdi. Çıplakları getirip sırtına elbise giydirirdi. Dul hatunlara dahi daima işi gücü sadaka vermekti.
Bu Uzun Hasan, Bayındır Han neslindendir ve o Uzun Hasan’dır ki Turhan Beğoğlu’nu yendi ve Baranlılar’dan İmirze Cihanşah’ı yendi ve Çağataylar’dan Sultan Ebû Said’i yendi. Ancak mücâhidler sultanı Sultan Mehmed Han Gazi’nin naza rina dayanamadı ve iyice zebun olup kuvveti kalmadı.
Hünkâr, Îshak Paşa’ya emretti: “Sen git! Karamanoğlu’nu memleketten çıkar. Bu uğursuz Rum gitti. Karaman’da hayli kötülükler etmiş. Şimdi seri git. Karaman’ın bozguncularını çıkar” dedi. İshak Paşa dahi yürüdü. Lârende’ye vardı. Oradan sürdü, İçel’e girdi. Karamanoğlu kaçtı. Uzun Hasana gitti. Îshak Paşa dahi Aksaray’a geldi. Padişahtan emrolundu ki: “Aksaray’dan ev süresin, İstanbul’a getiresin” diye. Îshak Paşa, pâdişâhın emrini yerme getirdi. Şimdiki zamanda İstanbul’da Aksaraylı Mahallesi ki vardır, îshak Paşa’nın sürüp getirdiği o halktır.
Bu Amasra, Karadeniz kenarında, Müslümanlar arasında bir hisardır ve padişahı Firenk’tir. Bütün Anadolu’dan esirler kaçsa oraya girip kurtulurlardı. Amasra kâfirleri zaman zaman deniz yüzüne dahi çıkıp korsanlık ederlerdi. Şimdiki zamanda dahi Anadolu’daki esirler Amasra’dan Rumeli’ye geçer. Bu kaçan kâfirlere kaçtıkları gemiyi sorsalar “başka memleketin gemisidir” derlerdi.
Reklam
Sultan Mehmed Han Gazi ki İstanbul’u fethetti, sübaşılığını kulu Süleyman Beğ‘e verdi. Bütün ülkesine kullar gönderdi ki; “isteyen gelsin, İstanbul’da evler, bağlar ve bahçeleri gelip mülk olarak tutsun” dedi. Her kim ki geldiyse verdiler. Bu şehir bununla mamur olmadı. Bu defa padişah hükmetti ki her ilden zengin ve yoksullardan evler süreler. Her ilin kadısına ve sübaşısına hüküm ile kullar gönderdiler. Bu gelen halka dahi evler verdiler. Bu sefer şehir mamur olmaya yüz tuttu. Bu halka verdikleri evlere mukataa koydular. Böyle olunca halka güç geldi. Dediler ki: “Bizi mülkümüzden sürdünüz, getirdiniz. Bu kâfir evlerine kira vermek için mi getirdiniz?”
392 öğeden 251 ile 260 arasındakiler gösteriliyor.