Aşk İki Kişiliktir
Ataol BehramoğluAşk İki Kişiliktir Sözleri ve Alıntıları
Aşk İki Kişiliktir sözleri ve alıntılarını, Aşk İki Kişiliktir kitap alıntılarını, Aşk İki Kişiliktir en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
sözün bittiği yerde
yürek kendi kendine konuşmaya başlar
tabut çiviliyor bir adam
sabahın köründe
şiir
kendi kendimle konuştuğum yerde başlıyor
bir mumun
çıtırtılarla yanmaya başlaması gibi
sabahleyin ben
sanki çocukluğumdayım
kımıldamasam
hayat da duracak sanki
yiten bir aşk
yiten çocukluk gibidir
hüzün çırılçıplaktır bir yaz öğlesinde
ve gölgesizdir
Sayfa 45Kitabı okudu
Aşk, iki kişiliktir.
Bir anı bile kalmamıştır,
Geceler boyu sevişmelerden.
Binlerce yıl uzaktadır,
Binlerce kez dokunduğun o ten;
Sevgilimsin, ak dişlerini öpüyorum, aralarında mısralar gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Sevgilimsin, boğuk aşkım, kanayan gençliğim
Uçuruyorum seni çocukluğuna doğru
Her sabah el sallıyorum metalle karışmana
Sevgilimsin, ara sıra bir kağıt koyup erteliyoruz aşkı.
Otobüslerde ve trende kaçamak yaşanan.
Birazdan geleceksin, bakışacağız
Bakışacağız, hem var hem yok gibi
Hem var hem yok gibi öpüşeceğiz
Aramızda söylenmemiş sözlerin uzaklığı
Aramızda yaşanmamış şeylerin uzaklığı
Yakın ayrılıkların sezgisi tenimizde…
Ve hiç kimse çocukların neden mahzun olduğunun farkında değil.
Ve onları nasıl bir dünyaya hazırladığımızın.
Hafifçe başım ağrıyor, bir çocuk ağlayışı, geçen bir tren,
Vakitsiz öten bir horoz.
Birazdan televizyon sesi yükselir, hayatımızı karartmak için.
Değişir yönü rüzgârın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının,
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir,
Sadece kendini öldürecektir;
Aşk, iki kişiliktir.
Avutmaz olur artık,
Seni bildiğin şarkılar;
Yüzümü bir çiçeğin göğsüne gömüp,
Ağlamak gibi isterim saatlerce …
Kötü şey uzakta olmak
Dostlarından, sevdiğin kadından.
Yasaklanmak bütün yaşantılara.
Seni tamamlayan, arındıran
Ama bir devrimciyi haklı kılan
Biraz da acılardır unutma…
Aşkın buruk tadında, buluşması iki yalnızlığın.
Bir akşamı geçecek.
Belki de dağılan sesleri,
hüznün ve akşamın
Belki de…
Bir kadın gelecek
Bir kadını bekliyorum
Eteklerini ve saçlarını uçurarak gelecek…
Her yerde benciller ve ukalalar kendi ölçülerine zorluyorlar hayatı.
Ve hiç kimse denizin nasıl büyük ve derin bir şey olduğunun
Farkında değil.
Bir hatıradır şimdi dalgın uyuyan şehir.
Yüzün bir kır çiçeği gibi usulca söner.
Uyku ve unutkanlık gittikçe derinleşir.
Mayıs sabahları bir çocuğum ben
Örselenmemiş ve ilk çağla güzelliğinde
Hayata meydan okuyorum
Henüz yazılmamış şiirlerimle
Ağzımda taptaze bir tütün kokusu
Ve taze ceviz kabuklarının kararttığı parmaklarımda
Bir ağız mızıkası.
Öğrendiğim ilk şarkılar…
İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine,
Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına.
İnsan balıklama dalmalı içine hayatın,
Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına.