Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Aşkın Diyalektiği
Rasim ÖzdenörenAşkın Diyalektiği Yorumları ve İncelemeleri
Aşkın Diyalektiği yorumları ve incelemelerini, Aşkın Diyalektiği kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Aşkın Diyalektiği puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İlk okuduğum “Ansızın Yola Çıkmak” biraz karmaşık, anlaşılması zor bir hikaye kitabıydı.
Bu deneme kitabını daha çok beğendim.Daha açık, sade ve akıcı bir üslupla yazılmış.Biraz edebi, biraz felsefi, biraz tasavvufi bir eser olmuş. Aşkın birçok hali ve yönü masaya yatırılmış. Özellikle beşeri ve ilahi aşkın bağlantısı, birlikteliği irdelenmiş.
Ufuk açıcıydı, aşk hakkındaki fikirlerimi tekrar gözden geçirip kendi içimde sorgulamaya çalıştım.Sizi ayrı bir düşünce dünyasına götürüyor, aşk da ölüm, yaşam gibi hayatımızın bir parçası ve olmazsa olmazı... ( Sadece beşeri aşk anlaşılmasın.) Tavsiye ederim.Herkes kendinden bir şeyler bulabilir.
Aşk’la kalın...
Yazar imzalı kitabım.Heycanla sayfaları çevireceğim günü bekliyorum.Şimdiyse Ben ve Hayat ve Ölüm kitabını okuyorum.Her cümlede durup düşünmeden kendimi alamıyorum.Rasim Özdenören benim yazarım kesinlikle.
Rasim Özdenören'in Aşk üzerine denemelerinden oluşuyor kitap.
Aşkın tanımına girmeden aşk etrafında dönen ve aşkla ilgili akla gelebilecek nerdeyse her konuya değinmiş. Edebiyat, tasavvuf, şiir ve efsanelerde yer alan aşk hikayelerinden yola çıkarak aşkla ilgili geniş bir ufuk açıyor.
Tensel aşktan ilahi aşka kadar aşk türlerine değiniyor.
Dostoyevski’den İbni Arabi'ye, Eflatundan Nitsche'ye, Hallac-ı Mansurdan Kiergegard'a yazar ve düşünürlerden, Leyla ile Mecnun' dan, Salomeye, Tahir ile Zühre 'den Kerem ile Aslı' ya kadar aşk efsane ve düşüncelerini tahlil ediyor. Fahreddin Razinin Mantıkkuttayr'ında geçen Sana Şeyhinin hikayesini yorumlayışı daha önce okuduğum kitabı daha iyi anlamamı sağladı. Tabi Dostoyevski’nin Budalası'ını da.
Sadece aşkı değil okuduğunuz kitapları da daha iyi anlayabilmek için bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Diyalektik, karşıtlıkları kullanarak gerçekleştirilen akıl yürütme biçimidir. Bu kitapta da aşk ile ilgili birçok kavram üzerinde durulmuş. Leyla ile Mecnun’dan tutun da, Ferhat ile Şirin, Kerem ile Zühre, Tahir ile Zühre’nin hikayelerine kadar incelenmiş. Leyla çölde Mecnun’a geldiğinde, Mecnun, “ben bensem sen kimsin; sen sensen ben kimim” deyişiyle onu da reddetmiştir ve böylece bütün kavuşma imkânları bizzat aşık tarafından reddedilmiştir. Aşk ilişkisinin sayısız hikayeye konu oluşunda baş faktör, işte bu kavuşamama halidir, demiş yazar. Kaldı ki ilahi olan aşkta da bir kavuşamama halinin olduğunu ve bu aşk uğruna yanıp kavrulunduğunu söylemiş. 3 ayrı başlıklı giriş kısmı var, uzuun uzuun, bu kısmı çok beğendim. Beyni yakan sorular soruyor ard arda. Diğer bölümlerde dünyaca ünlü eserlerde geçen aşkları ele almış, onlar üzerinden analizler yapıp, ünlü düşünürlerin görüşlerini paylaşmış.
Ali Şeriati’nin çok beğendiğim bir sözü var:
“Yüz defa küstüm ve barıştım,
Maşuk savaşımdan ve barışımdan habersiz.”
Bunun üzerine alttaki cümleyi ekleyip cevaplandırmak gerekiyor.
“Aşk ilişkisi, bir maşuğu kendiliğinden var kılar. Ve maşuk sorumluluğun farkına varmazsa(ne hazin tecelli!) âşıkın hali nice olur? Ve aslında kendinin farkında olmayan maşuka maşuk demek caiz midir?” (s.53) Caiz midir hocam, bende size sorayım.
Böyle beni düşünmeye iten kitapları ve insanları çok seviyorum. Merak edenlerin okumalarını tavsiye ederim.
Rasim Özdenören'in okuduğum ilk kitabını yaman bulmak isterdim ama oldukça yavan buldum çünkü ufkumu açacak şeyler okumadım klasik edebiyatın klasik metaforlarına hakimseniz ilginizi çekmeyebilir.Aşık,maşuk,Leyla,Hallacı Mansur,Mevlana,Yunus...Tabii ki bunlar derinlemesine konular fakat yazar bunları oldukça yüzeysel işlemiş,bazı konularda çok fazla tekrarlanan tümceler yoruyor.Rasim Özdenören başlamak için belki de kötü bir seçim oldu fakat bu klasik kavramlara aşina olmayanlara kitap ilgi çekici gelebilir.İyi okumalar.
Bu kitabı alırken aklımda ne vardı hiç hatırlamıyorum, lakin bir miktar sıkılacağımı hiç düşünmediğimden eminim.
Aşk'ın ikilik yönünü birçok başlık altında tane tane beşeri aşktan manevi aşka bir serüven şeklinde arada köprüler kurarak bol bol anlatıyor yazarımız. Ama birçok noktada tekrara düşülmüş özellikle ortalarda insan sıkılsa da son bölümler, özellikle Aşk ve Ölüm temalı kısımları bu sıkılmayı telafi etti diyebilirim.
Belki daha önce fark ettiğim fikirlerle de karşılaştığım eserde evvelden hiç düşünmediğim birçok yeni bakış açısı da öğrendim. İnsanın aşk istidadıyla doğması, vuslatın mutlu son gibi görünmesine, bize hep böyle öğretilmiş olmasına rağmen aslında aşkın ölümüne sebep olan bir durum oluşturması, bu sorundan ötürü beşeri aşkta da çoğu kez gözlenen birbirini seven iki insanın birbirine neden tahammül edemez hale geldiği, sevgiliye ulaşmak yolundaki çilenin asıl aşk hissiyatını besleyen sebep oluşu, arada tasavvufun basamaklarına dair bilgiler verilerek bir nevi giriş niteliğinde sayabileceğim göz kırpmalar ve birçok batılı düşünürün de aşkla ilgili fikirlerini, alıntılarla verip, müslüman bir düşünürün de buna yönelik fikri, ayrım noktalarını gözlemlemek oldukça hoş bir deneyim oldu.
Bir romantikseniz, veya öyle olduğunuzu zannediyorsanız ya da her neyse, farklı pencerelerle dolu bir odaya, bu zihne girip içerde ne olup bittiğine bir göz atabilirsiniz. İyi okumalar.
incelemenin incelemesi :)
Yüzyıllardır süre gelen, kuşaktan kuşağa aktarılan, vücut, ten, ruh, akıl, mantık, zengin, fakir, genç, yaşlı, evli, bekar ;gözetmeksizin hep var olan aşkı anlatmak kitabı bu konu nezdinde incelemek benim için yorucu olacağı için sevdiğim okuyunca tam da bunu yazarım dediğim inceleme ile sizi başbaşa bırakıyorum :D
Aşk dediğimiz şeyi galiba hiç
Üstat ilahi aşkı ve beşeri aşkı çok farklı bir pencereden kaleme almış, ne ilahi aşk bizim zannettiğimiz gibi ne de beşeri aşk.. yer yer tebessüm ettirdi :) biraz sembolik bir kitap başlarda anlamıyorum zannettim ama devamında yoğurdu kitap beni.. çok zevk alarak okudum aşırı derece akıcı zaten konusu bakımından çok ilgi çekiyor :) su gibi akmasında bu da etkili..
Diğer kitaplarında ki tadı alamadım. İfade edilmek istenen duygu durumunu böyle usta bir kalemin tek cümlede okuyucunun zihin dünyasında şimşekler çaktırabilecekken bazen yarım sayfa da ve yüzeysel ölçüde izah etmek istemesi, okuyucuyu sıkmasından ziyade kendi sanatını yansıtmadığını düşünüyorum. Tabi bu; yazarın sadece bu kitabinın bazı bölümlerinde gördüğüm olumsuzluk, kendi adıma. Belki de eksiklik biz de. Buna rağmen aşık- maşuk ilişkilerinde efsaneleşmiş isimlerin yaşadığı durumları derinlemesine analiz ederek, okurun bakış açısına göre bir derinlik kazandırıyor. Emeğine, kalemine, yüreğine sağlık..
İyi okumalar
255 syf.
·
Puan vermedi
Rasim Özdenören, denilince aklıma ilk olarak akıcı ve güzel üslup geliyor. Böylesine akıcı bir denemek yazmak, soyut kavramlarını birbirine ustalıkla bağlamak ve okurken düşünmenize imkan tanıyan bir üsluba sahip olması bence her kitabını okunabilir kılıyor.
"Aşkın Diyalektiği" hiç düşünmediğimiz üzerinde durmadığımız genelgeçer bildiğimiz aşk kavramını; tez, antitez ve sentez olarak bizlere açıklamakta ve farklı bir bakış açısı edinmemizi gerek verdiği örnekler gerekse alıntılarla desteklemektedir.
Aşk, dediğimiz olgunun bakıldığı yere göre ilahi aşka bir yol olduğu, yaşanan ve hissedilenin ilahi aşkın bir yansıması olduğu fikrini bize sunmaktadır.
Belki de mit ya da efsane dediğimiz o imkansız aşkları imkansız yapan bir o kadar bilinçsiz olmasına rağmen aşkın bitmemesi için, aşkın varlığını korumaya çalışmak, vuslata ulaşmamayı kendine yol çizen bir seçimdir, kim bilir...