Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa Kemal'in Ağzından Vahidettin

Atatürk'ün Bana Anlattıkları

Falih Rıfkı Atay

En Eski Atatürk'ün Bana Anlattıkları Sözleri ve Alıntıları

En Eski Atatürk'ün Bana Anlattıkları sözleri ve alıntılarını, en eski Atatürk'ün Bana Anlattıkları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ağır ve katî bir kararın doğruluğuna inanmak için vaziyeti her köşesinden mütalâa etmek lâzımdır. Ağır ve katî karar tatbik edilmeye başlandıktan sonra: Keşke şu tarafını bu tarafını da düşünseydim... Belki bir çıkar yol bulurduk. Yeniden bunca kan dökmeye,bunca can yağmaya ihtiyaç kalmazdı!" gibi tereddütlere yer kalmamalıdır: Böyle bir tereddüt,karar sahibinin vicdanında kanayan bir nokta olur ve onu yaptığının doğruluğundan da şüpheye düşürür.
Fikir hazırlıklarında tevazula çalışmak,kendini silmek,karşısındakine samimi bir kanaat ilham etmek lazımdır.
Reklam
Atatürk diyor ki;
Benim kanaatim odur ki ve daima oldu ki dünyada insan diye yaşamak isteyenler, insan olmak vasıflarını ve kudretini kendilerinde görmediler. Bu uğurda her türlü fedakarlığa razı olmalıdırlar. Yoksa hiçbir millet, onları kendi sırasında ve safında görmek istemez.
Sayfa 106 - Pozitif yayıneviKitabı okudu
Atatürk: “Türk neferi kaçmaz, kaçmak nedir bilmez. Eğer Türk neferinin kaçtığını görmüşseniz, hemen kabul etmelidir ki, onun başında bulunan en büyük kumandan kaçmıştır. Eğer siz kaçtığınızın zilletini Türk neferlerine yüklemek istiyorsanız insafsızlık ediyorsunuz.”
Atatürk: “Benim kanaatim o idi ki ve daima o oldu ki dünyada insan diye yaşamak isteyenler, insan olmak vasıflarını ve kudretini kendilerinde görmelidirler. Bu uğurda her türlü fedakarlığa razı olmalıdırlar. Yoksa hiçbir medeni millet, onları kendi sırasında ve safında görmek istemez.”
"Zavallı Talat Paşa! Kendisinin bir çapkın Ermeni kurşunuyla Berlin sokaklarında yere serildiğini işittiğim zaman ne kadar üzülmüştüm."
Sayfa 9
Reklam
Zavallı wilson, anlamadı ki, kuvvet ve şeref ve haysiyetin müdafaa edemediği hatlar başka hiçbir prensiple müdafaa edilemez.
Yalnız müsaadenizle şunu arz edeyim ki evvela ben Türk Ordusunun yabancısı değilim, ordu ile çok küçük zabitlikten beri derinden temasa gelmiş bir askerim.
Sayfa 14 - PozitifKitabı okudu
Fakat ben, başı ve sonu belli olmayan, kimi kendini âlim, kimi kendini diktatör, kimi kendini doktor farz eden bu adamların naçiz Mustafa Kemal'e bir şey yapamayacaklarından emin idim.
"Türkiye'nin veliahdı ile Almanya'nın mümtaz bir valisinin bulabildiği konuşma mevzuu beni hayret içinde bıraktı. Evvela sizden şunu anlamak isterim: Müttefikiniz olan ve bu ittifak uğrunda maddi ve manevi bütün varlığını veren Türkiye'ye karşı, tarihin bilmem hangi devrinde var olduğunu iddia eden ve bu varlığını yeniden göstermek için dünyayı kandırmaya çalışan Ermeniler lehine konuşmak fikri size nereden geliyor?"
Reklam
"Paşam, biz de askeriz. Bu orduya kumanda etmiş adamız. Türk neferi kaçmaz, kaçmak nedir bilmez. Eğer Türk neferinin kaçtığını görmüşseniz, hemen kabul etmelidir ki, onun başında bulunan en büyük kumandan kaçmıştır. Eğer siz kaçtığınızın zilletini Türk neferlerine yüklemek istiyorsanız insafsızlık ediyorsunuz. "
"Miralay Bey, bir vatan elden gitmektedir. Bunun mesuliyetini omuzlarına yüklenmiş olanlar şüphe üzerine müdafaa kuramazlar. Ben şimdi karar vermek mecburiyetindeyim: Sizin nenize dayanabilirim, bana söyler misiniz?"
924 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.