Çankaya Köşkü Kütüphanecisi Nuri Ulusu'nun Hatıraları

Atatürk'ün Yanı Başında

Mustafa Kemal Ulusu

En Beğenilen Atatürk'ün Yanı Başında Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Atatürk'ün Yanı Başında sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Atatürk'ün Yanı Başında kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atatürk ve 26 Ağustos 'un Önemi
Bir gün yine çalışma odasındayız. Bana , " Tahtaya geç ve Tarih Yazmak başlığını yaz , " diyerek devam etti. "Türk tarihinde iki 26 Ağustos vardır .Biri 26 Ağustos 1071, diğeri de yine 26 Ağustos 1922'dir." ...
Atatürk’ün Arapça kökenli kelimelere karşı müthiş alerjisi vardı. Arapça harfleri, eski hukuki terimleri hiç kullanmak ve kullandırmak istemezdi.
Sayfa 74 - İstek yayınları 5. BaskıKitabı okudu
Reklam
Atatürk’ün yalnız tarih, askerlik ve bilimle ilgili kitapları değil, gençliğinden itibaren zaman zaman roman okumaya da çok meraklı olduğunu biliyoruz. Bilhassa Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu ile Aka Gündüz’ün Dikmen Yıldızı romanlarını çok severek okuduğunu bizzat kendisinden duymuştum. Hatta bunları okuyup okumadığımı sormuştu; okuduğumu söyleyince de kendisinden bir aferin almıştım.
Sayfa 47 - İstek yayınları 5. Baskı 2021Kitabı okudu
Yoğun çalışma günlerinden bir gün kütüphanede çalışıyordu. Meşgul olduğu Bay önder adlı piyesin yazımını kontrol ediyordu, o kadar ki tek tek okuyor, gerekli tashihleri yapıyor, okuyor, tekrar okuyordu. Bir ara bana seslendi: “Bay ne demektir, biliyor musun? Dur, bekle, cevabını ben vereyim. Saygı hürmete layık insan, erkek demektir; bayan da, aynı saygı ve hürmete layık olan kadın demektir. Bundan böyle artık erkeklere bay, kadınlarımıza bayan diye hitap edeceğiz.” O sırada içeri giren ve konuşmayı dinleyen sofra şefimiz İbrahim söz istedi ve “Peki kadınlara bayan dediğimizde hem madam hem matmazel mi olacak? Matmazele de ayrı bir hitap daha iyi olmaz mı Paşam?” deyince, “İbrahim, belki haklısın ama bana bir kadını evlenmeden önce ve sonrasında iki ayrı insan saymak bence çağ dışı bir olaydır. Bugünkü medeniyette bu düşünülemez,” dedi ve eline kalemi alarak, “Genelde erkek için bay, kadın için bayan denecek. Artık bey, beyim, efendi, kadın, hanım yok,” dedi. Nitekim birkaç gün sonra çıkan bir kanunla bu eski tabirler tamamen kaldırılmıştı ama bay ve bayan tabiri kanuna Atatürk’ün isteği ile konmamıştı. “Bunu kanunla emretmek olmaz. Bu benim isteğimdir, kararı zaman içinde milletim versin,” diyerek konuyu kapatmıştı. Hani diktatörlük? İşte onun demokrasiye, milletine inancını gösteren somut bir hatıra…
Sayfa 77 - İstek YayınlarıKitabı okudu
334 öğeden 401 ile 334 arasındakiler gösteriliyor.