Ateizm Çıkmazı
Aydın TopaloğluAteizm Çıkmazı Sözleri ve Alıntıları
Ateizm Çıkmazı sözleri ve alıntılarını, Ateizm Çıkmazı kitap alıntılarını, Ateizm Çıkmazı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hurafeler dinin getirmeye çalıştığı ve her fırsatta yinelediği Tek Tanrı inancını zedelemekte, insan zihninin kirlenmesine yol açmaktadır.
Sayfa 98 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
Feminizm kocayı, komünizm parayı buluncaya, ateizm uçak sallanıncaya kadardır.
Mutlu ve sağlıklı günlerinde Tanrı’yı inkar eden bir ateistin, sıkıntılı zamanlarında ona sığınması mutlak ateizmin imkansızlığına dair bir örnek olarak ileri sürülmüştür.
Sayfa 25 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
Bakış açısı
Feuerbach'a göre insanın Tanrı'nın varlığına inanması, bir anlamda kendi benliğini yalanlaması, özüne yabancılaşması ve fakirleşmesi olacaktır.
"Çok güzel! " diyen kişi tablonun içinde kalmakta, gördüğü resimle yetinmekte, bir anlamda çerçevenin dışına taşmamakta;
"Maşallah! " diyen kişi ise tablonun ötesine geçmekte, görünenden görünmeyene gitmektedir.
Günümüz ateistlerinin yaptığı en önemli hata dinî inançları dışarıdan yargılamak ve onları yanlış olarak nitelemektir. Hâlbuki bu tutum inancın doğasını bilmemekten kaynaklanır. İnanan hiç bir insan, inandığı şeyin yanlış olduğunu, bile bile kendisinin de bu yanlışa düştüğünü kabul etmez. Ateist de buna dahildir. O da sonuçta olumlu ya da olumsuz bir şeylere inanmaktadır.
Sayfa 69 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
Farklılık, sözcüklerin arkasındaki zihni derinlikte yatan düşüncelerdir. Zaten ağızdan çıkan sözcüklerde öylesine rastgele olmayıp düşüncenin, zihinsel arka planın yansımalarıdır.
İnancın fıtrî olduğunu belirten bazı düşünürler ateistlerin mutlu ve sağlıklı günlerinde Tanrı’yı yalanladıklarını, sıkıntılı ve acılı günlerinde ise Tanrı’nın gücünü itiraf ettiklerini belirtmişlerdir.
Sayfa 76 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
Doğadaki her şey birbirine bağımlı, sınırlı ve sonlu ise bunların arkasında bağımlı, sınırlı ve sonlu olmayan aklımıza gelmiyor muydu? Yani kendinde var olan, sonsuz ve ölümsüz olan olmasa, mevcut nesneler dünyası varlık bulabilir miydi, kendi başlarına varlık dünyasına geçiş yapabilir miydi? Bizatihi ölüm olgusu bizlere ölümsüzlüğu anımsatmıyor muydu? Bir şeyler ha bire doğuyor ve ölüyorsa, bunun arkasında doğumu ve ölümü olanaklı kılan ama kendisi bu olayın dışında olanı düşünmeyecek miyiz?
Şayet Tanrı'yı bir yerlerde arayacaksak bu yer de en doğal olarak kendi içimizden: kalplerimiz, zihinlerimiz veya sezgilerimizdir.
Ateizm
Mutlak Ateizm
Tanrı'yı reddetmekten öte, zihinde Tanrı düşüncesine sahip olmamak demektir.
Teorik Ateizm
Tanrı'nın varlığını reddetmektir.
Pratik Ateizm
Sanki Tanrı yokmuş gibi yaşamak demektir.
“ Birbirinizi sevin. Sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.” Hz.Peygamber
Sayfa 233 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
İnanmak veya inanmamak kişinin elindedir kuşkusuz. Ancak Hristiyanlıktaki paradoksları ve dogmaları İslamiyet’te görmemekteyiz. Bu noktada Hristiyanlığın daha gizemli olduğu, İslamiyetin daha açık olduğu da söylenilebilir. Ancak bu İslamiyetin özünde tamamen akli bir din, Hristiyanlığın ise tamamen akıl dışı bir din olduğu anlamına da gelmez.
Sayfa 67 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
İnsanlık var olduğu sürece düşünce ve inançlardaki çeşitlilik de devam edecektir. Gelecekteki bu inançsızlık, geleceğin kendi şartlarında ve kendi tartışmaları içerisinde yeniden şekillenerek varlığını sürdürecektir.
Sayfa 51 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
.. ateist, ilahi dinlerin ifade ettiği biçimde, varlığının öncesi veya sonrası bulunmayan, aşkın olan, evreni yaratan ve yasalarını belirleyen, irade ve zatiyet sahibi olan, her şeyi yapma, bilme ve görme kudretinde bulunan, insanların hayrını dileyen ve onlara hayatı bahşeden bir varlığa inanmadığını ifade eden kişidir.
Sayfa 14 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu
Tanrı’nın varlığına inanç veya inançsızlık bir yere kadar kanıt ötesi bir durumdur. İnanç içten gelen bir bağlanmadır, teslimiyet ve tutkudur.Dolayısıyla kanıt önce içimizde, gönlümüzde, kalbimizde ve vicdanımızdadır.
Sayfa 115 - Diyanet İşleri BaşkanlığıKitabı okudu