Ateş ve Bahçe kitaplarını, Ateş ve Bahçe sözleri ve alıntılarını, Ateş ve Bahçe yazarlarını, Ateş ve Bahçe yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Uzakta, çok uzaklarda bir bahçe olmalı dedi gözlerini yukarı kaldırarak. 'Huzur içinde soluk aldığım, güllerinin alacasında ateşe daldığım bir bahçe..."
Yanmış bir günün sürüklenen kanatlarıyla.
Koştum, durmadan koştum o küçük yangınımla
Adımın çaresiz kıyılarında kendi göğümü bulmaya.
Metin Altıok/Bir Acıya Kiracı
Zamanın başlangıcını kendi uygarlığınızın takvimi olarak kabul ederseniz; Yunan veya Roma ya da Aydınlanma: Bu takvimin bir son yaprağı vardır. Zaman algımı ezele teslim ettim ve sonra bunun ebediyeti kuşattığını fark ettim. Şu an'ın içinde, kat kat açıldığını ilahi zamanın... Tüm vakitleri kucakladığımı biliyorum artık. Arkadaşlarım Müslüman olduğumu duyunca benden soğudular, gerici buluyorlar beni. Tanrı'nın Sözüne göre yaşamaya çalışan biriyseniz, anlarsınız: Allah'ın eskisi yenisi olamaz. O'nun sözü her an işitebilmek için. Evrensel olanı tarihsel bir bakışa hapsedebilir misiniz? İşte o yüzden Müslüman, en büyük yenilikçidir. Tüm takvimleri aşar!
'Siz kainatı algılayışınızı cismani ve ruhani diye... Tanrı ve İnsan diye... Hatta yer ve gök diye, kutsal ve din dışı diye ikiye ayırırsanız, hakikat algınız da parçalanır. Göklerin krallığının da dünyanın krallığının da farklı sahipleri olur. Mecburen yeryüzü krallarının emrine itaat etmeye başlarsınız.
...
İnsan iktidarını amaçlayan tüm emirler tuzaktır. Çıkar ve tahakküm doludur. Zulmü meşrulaştıran ifadelerle doludur.
...
Hümanizm, bütün bu anlattıklarımdan sonra insancıl olmak anlamına gelmedi maalesef. Aksine. İnsancı olmak anlamına geldi Batı uygarlığında. Az önce sözünü ettiğim ikilikler yüzünden 'yeryüzü krallığının Tanrısı' oldu insan. Ve kendi iktidarının efendisi olmak uğruna Yaratıcısıyla çekişmeye başladı. Derken onun tahtına oturduğunu sandı. Dostoyevski'nin dediği gibi, Tanrı yoksa, her şey mübahtır! Zevk için öldürmek bile!'
'Şeytan niçin var o halde?'
'Allah'ın rahmetini anlayabilmemiz için. İlk günah, ilk tövbeyi getirir. Bu, ilk ibadettir aynı zamanda. Nefsini -kendini- fark eden insanın Rabbini bilme serüveni!'
'Var olan-canlı, cansız- her şey kendi dilinde Yaratan'ı anar. Bir nesnenin gölgesinin durmaksızın yer değiştirmesini düşünün. Bir yaprağın sallanışını ya da... Her şey hareket halinde. Yani konuşuyor işte. Her varlık O'nu kendi dilinde biliyor. Zerre dahi Rabbini bildiğine göre, her şey canlı... Can varsa, boşluk olmaz. Sadece dünyada değil, tüm alemlerde de.
'Her şeyin canlı olmasının anlamı ne?'
'Tanıklık ederler. Adalet için. Evdeki kediniz size şahitlik eder ona nasıl davrandığınıza dair. Bazen üzerine oturduğunuz koltuk. Ellerimiz, dudaklarımız bazen. Abdest alırken suyla temizlediğimiz uzuvlar... Adaletin tecelli etmesi ilahi bir zamana mahsustur. Her şeyin yerli yerine konmasıdır adalet. Asıl kavuşma. Tek bir zerre bu kavuşmadan uzak değil. Kavuşa varsa adalet var. Buna aşk ile iman eder mümin. Mizan var çünkü. İlahi terazi.'
Bir gün ağacımın rüzgarda eğilen dallarına varacağım, en yaşlı anılarımla. Ufuk çizgisini sileceğim ve kuşların dilini sökmeye başlayacağım giderek. Ve o gün öyküsünü penceresiz odalarda yitirmiş bu dünyada güzelleşeceğiz. Düşlerimizi havadar bir odaya taşıyacağız.