21. Bunun üzerine Petrus İsa ya gelip :"Ya Rab" dedi, "Kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlamalıyım? Yedi mi?"
22.İsa ona :"Yedi kere değil" dedi. "Yedi yetmiş derim sana."
..
..
35.Eğer her biriniz kardeşini yürekten bağışlamazsa, Gök Babam da size öyle davranacaktır
Mutluluğum sınırsız olduğu halde,gittikçe artıyor,artıyor,artıyordu...Oysa biz aşk hakkında tek kelime konuşmamıştık.Beni sevip sevmediğini ne ona ne de kendime sormamıştım bile.Ama olsun,benim onu sevmem yetiyordu.
Kötüyü değil, kötülüğü yok etmeli. İyi insanlar ancak böyle çoğalır. Tutuşturan elle değil, kıvılcımla mücadele etmeli. İyilik istiyorsak eğer dünyada, ateşi kıvılcımken söndürmeli!...
Belki de bu, uğruna cinayetler işlenmiş, günahsız kanlar dökülmüş olan şu bildiğimiz eşitliktir?! Belki de insanlar da çocuklar gibi, sadece eşitlik kelimesiyle mutlu olabilecekler?! Öyle mi?
Kanun önünde eşitlik... Acaba insanların hayatı, kanun çerçevesinde mi gerçekleşmektedir? Bu hayatın sadece ve sadece cüzi bir kısmı kanuna aittir, geri kalan kısmı ise onun dışında, toplumun ahlaki inancı çerçevesinde devam etmektedir.
Ben garsondan daha iyi giyindiğim için, herhangi bir sebep olmadan ona hakaret edebiliyorum, İsviçreli beni kendinden üstün, şarkıcıyı ise aşağı görüyor. Ben şarkıcıyla oturduğum zaman garson kendini bize denk gördü, bunun için de kaba davranmaya başladı. Ben isviçreliye kaba davrandım, böylece o kendini benden aşağı gördü. Garson, şarkıcıya kaba davrandı ve şarkıcı kendini ondan aşağı gördü...
Gerçek özgürlüğün mevcut olduğuna inanılan bu devlette bir şahıs kimseye zarar vermeden, kimseye engel olmadan, belki de açlıktan ölmemek için yaptığı iş sebebiyle hapse atılmaktadır. Bu mudur gerçek özgürlük?