Dünyanın her zaman düşündüğüm kadar mantıklı bir yer olmadığını fark ediyordum. İnsanları anlamak zordu. Hayat küçükken hayal ettiğin, dümdüz, birbiri ardına A, B, C diye ilerleyen bir şey değildi. Çok daha karışıktı. Cok daha iç içe geçmiş bir şeydi. Bir yumak gibi. Ya da daha gerçekçi olmak gerekirse, hepsi birbirine dolanmış, çözülmesi imkânsız bir sürü yumak gibi.