Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Avrupa'nın 50 Büyük Yalanı

Mustafa Armağan

Sayfa Sayısına Göre Avrupa'nın 50 Büyük Yalanı Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Avrupa'nın 50 Büyük Yalanı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Avrupa'nın 50 Büyük Yalanı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlı ilerledi. Nereye? Avrupaya doğru. Osmanlı geriledi. Nereden? Avrupa'dan. Gördüğünüz gibi bütün bir Osmanlı Tarihini Avrupa eksenli olarak okuyoruz. Neden bir Hindistan'ìn Goa limanına çıkarma yapan Osmanlı, Viyana'yı kuştan Osmanlı kadar yer almaz tarihimizde?
Sayfa 9
Bir televizyon programında emekli bir general "Osmanlı'nın Kafkas politikası yoktur" deyince kendisine sormuştum: Özdemiroğlu Osman Paşa'nın III.Murat dönemindeki Kafkas seferlerini biliyor musunuz? Osman Paşa'yı bile bilmediği ortaya çıkmıştı. Ayıp değil mi?Bir asker nasıl kendi tarihindeki bunca önemli işler yapmış bir başka askeri tanımaz? Ve tanımadığını da böylesine fütursuzca nasıl söyleyebilir?
Reklam
#Gerçekler #Gizli tarih.
Unutmayalım ki, şaşırmak düşünmeye başlamanın ön şartıdır.
Sayfa 12 - Ketebe yayınlarıKitabı okuyor
Abdülaziz'in Paris'e gelmesinden etkilenen La Press adlı Fransız gazetesi, "Avrupa artık dünyanın merkezi haline geldi" diyebiliyor, "Doğu biziz! Aydınlık biziz!" naraları atabiliyordu.
Sayfa 16 - Aktaran: Tamer Timur, Osmanlı Çalışmaları, İstanbul 1987, Verso Yayınları, s.267Kitabı okudu
" Osmanlı - Bizans karşılaşmasında kim Doğulu, kim Batılıdır?" sorusu akla geliyor ister istemez. Yeni Eflatunculuğu yasaklayan Bizans mı, yoksa bu felsefeyi, yanlız onu mu, Homeros'un Truva savaşını anlattığı İlyeda destanını da tercüme ettiren Osmanlı mı Batılı bir tavır içerisindedir?
Kabul etmemez lazım ki, büyük soruların cevapları tek şıklı olmaz. Hem Avrupalıyız, hem değiliz. Tıpkı Avrupa'nın hem Avrupalı, hem de Asyalı, hem Doğulu, hem Batılı olduğu gibi!
Reklam
Avrupa: Doğulu mu, Batılı mı?
Ama, en başta da şimdiki zamanın kendi kendisiyle çağdaşlığından kuşku duymak gerek. Jacques Derrida
İktidar
Biz kelimeleri kullanırken, onlar bizi kullanmaya, kendi iktidar savaşlarına bizi alet etmeye başlıyorlar neredeyse. Böylece kirlenmiş kelimeler ve kavramlar kuyusuna dönüşüyor düşünce dünyamız.
Geçmişe bakarken dehlizlerimizi kaplayan aynalardan akan görüntülerin kaçının sahte, kaçının gerçek olduğunu bilmemiz hemeninden mümkün olmuyor ne yazık ki. Geçmişe hep bugünden bakıyoruz ve zannediyoruz ki, bunu yaparken geçmişe doğru ilerleyen, giden biziz. Aslında her anın kendini tüketmesinde giderek hızlanan, tetiklenen bir şekilde üzerimize doğru gelen şeydir geçmiş. Zaman bize doğru akar ve bizi sürekli geleceğe doğru sürer. Bu kör akışa karşı icad ettiğimiz direnç duvarıdır bir yerde tarih ve hafıza. Onlarla zamanın akışına karşı koymaya çalışır, hissemizden sürekli alınan bugünün elimizde kalan parçaları ile daha doğrusu geleceğin ezilmemiş raylarıyla bir şeyler kurmaya çalışırız.
141 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.