Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak

Stefan Beuse

Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak Gönderileri

Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak kitaplarını, Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak sözleri ve alıntılarını, Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak yazarlarını, Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
80 syf.
·
Puan vermedi
Kurgusal bir dünyanın içine adım attığımızda o dünyayı kendi gerçekliğine göre anlamlandırırız. Bize sunulan dünyada tüm taşlar (kraterler mi demek gerekirdi acaba?) yerli yerine oturuyorsa biz o dünyayı olduğu gibi kabul ederiz. Ay’daki Keçi’nin dünyası da hem kendine özgü diliyle (“düz” Dünya, Beşinci Leslie Tehlikeli Fokstrot gibi) hem de olağanüstü özellikleri ile bizi içine çekiyor kitabın sonuna kadar da merakımızı diri tutuyor. “Her şeyin nasıl olması gerekiyorsa öyle olduğu” Ay’da hiçbir şeyin adı “darboğaz” ya da “zaman baskısı” değildir. Burada saat hep 9’u çeyrek geçeyi göstermektedir. Zaten Ay’da “en güzel şeyler de hep 9’u çeyrek geçe yaşanmaktadır.” “Sadece Bir Kez Yaşarsın”, “Burada Olan Burada Kalır”, “Anı Yakala” gibi sözlerin yazılı olduğu renk renk, çeşit çeşit tişörtler giyen Ay’daki Keçi, sukulentleri, rokaları, kahvesini ve sahanda yumurtasını pişirdiği krateri ile mutludur. Onu hüzünlendiren, ona geçmişi, “düz” Dünya’yı anımsatan şeyleri en derin kraterin içine fırlatıp atan Ay’daki Keçi’nin bir gün o derin kraterin içine girmesi ve korkularıyla yüzleşmesi gerekir. Her şeyin hızlı yaşanıp hızla tüketildiği günümüz dünyasında Ay’daki Keçi ya da Anı Yaşamak, yavaş yavaş okunacak ve çocuk edebiyatına ilgi duyan herkesin “Daha önce okuduklarıma benzemiyordu ve çok güzeldi!” diyeceği bir kitap.
Ay'daki Keçi ya da Anı Yaşamak
Ay'daki Keçi ya da Anı YaşamakStefan Beuse · Ginko Bilim Yayınları · 201920 okunma
Bildiği bir şey varsa o da telaşın şimdiye dek kimsenin işini kolaylaştırmadığıydı.
Reklam
Birinin dileyeceği çok fazla şeyi olması hiç iyi değildi
Bir şeyden korktuğun zaman en kötüsü korkuydu. Oysa korku, öylece harekete geçtiğin an kaybolup gidiyordu. Demek ki korku aslında gerçek değildi. Korku sadece düşündüğün ya da hayal ettiğin şeydi ve gerçekte olanla ilgisi yoktu.
Her yıldız bir dileğe karşılık gelir, bunu keçi ta düz Dünya’dan biliyordu. O zamanlar öyle çok dilek dilemişti ki gökyüzünün bomboş kalmadığına şaşmak gerekirdi. Ama tüm bu dilekler üzüntü vermekten başka işe yaramamıştı, bunun üzerine keçi şunu anlamıştı: Birinin dileyeceği çok fazla şeyi olması hiç iyi değildi.
Olduğun yerden başka bir yerde olmayı ve yaptığın şeyden başka bir şey yapmayı istemek, dosdoğru mutsuzluğa giden yolda olduğunun ilk işaretiydi.
Reklam
... Ama sonra, eğer kendin özel olduğunu biliyorsan, bu bile başlı başına bir şey, diye düşündü. Ve sadece bu seferlik de olsa, haklıydı...
Bilge kararlar almak bir şeydi. Bunları hayata geçirmekse bambaşka bir şey. Çünkü ne yapman gerektiğini tam olarak bilirsen, duraksayıp uzun uzun oyalanmaman gerekir.
Keçi bilge bir keçi olduğundan, doğru soruları sormanın, anında hazır cevaplara ulaşmaktan çok daha önemli olduğunu elbette biliyordu.
Çünkü fazla düşünüp durmanın-bu şu 23 ya da 97 temel keçi bilgeliklerinden biriydi- şimdiye kadar kimseye bir faydası dokunmamıştı. Bazen de öylece harekete geçmek gerekirdi.
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.