Ayetü'l Kürsi
Cemâlnur SargutSözler ve Alıntılar
Edebin mânâsı da, lâ ilâhe illallah'tan ibarettir. Yani, ne sen kimseden incin, ne kimse senden incinsin.
(Kenan Rifâi)
Edebin mânâsı da, lâ ilâhe illallah'tan ibarettir. Yani, ne sen kimseden incin, ne kimse senden incinsin.
(Kenan Rifâi)
“Her yaratılmışta Allah’ı görmeyen, Allah’ı tanımıyor demektir.”
'"HakTeâlâ bana öyle bir fikir verdi ki, O'nun bütün mahlûkâtını onda gördüm; onda kalıp durdum; gece gündüz O'nun meşguliyeti beni sardı, fikir basirete dönüştü; küstahlık muhabbete dönüştü; heybet ve vakara dönüştü; o fikirle O'nun birliğini kavradım ve öyle bir mertebeye ulaştım ki, fikir hikmete dönüştü, dosdoğru yola ve halka şefkat haline dönüştü; O'nun halkına karşı kendimden daha şefkatlisini görmedim.'
'Türkistan'dan Şam kapısına kadar birinin parmağına bir diken batarsa, o diken benim parmağıma batmıştır; aynı şekilde Türkistan'dan Şam'a kadar birinin ayağı taşa çarpsa, onun acısı benim açımdır; eğer bir kalpte bir hüzün olsa, o kalp benim kalbimdir.'
Ve yine der ki 'Her kim bu eve gelirse ekmeğini verir ve adını/dînini sormayın; zira Ulu Allah'ın dergâhında ruh taşımaya lâyık olan herkes, elbette Ebu'l Hasan'ın sofrasında ekmek yemeye de lâyıktır. "100
------------------------------------------------------
100 Doç. Dr. Hasan Çiftçi, Şeyh Ebu'l Hasan-ı Harakani c. 1 (Hayatı Eserleri), Şehit Ebül Hasan Harakanî Derneği Yayınları 2, Kars, s. 21
Sayfa 64 - NEFES YAYINLARI ☪ 5.Baskı istanbul, Eylül 2013 - KUR'AN-I KERİM ÇALIŞMALARI: 04Kitabı okudu
Hakk'a yaklaşmaya mazhar olmuş kişinin Zat'tan nasibi, korku ve şaşkınlıktır. Onlar, yeis ve istek arasında gidip gelirler. Hakk'ın celâlinin heybetine baktıklarında ümitsizliğe kapılırlar; cemâlinin ünsiyetine baktıklarında ise, arzu duyarlar.
Cemâl ünsiyeti olmasaydı, âriflerin eklemleri korkudan kopardı; şayet kavuşma arzusu olmasaydı, sevenlerin kalpleri hasretten erirdi.
Cemalnur sargut - Ayet'ül - Kürsi
'' Bazılarında Hak Allah ismiyle tecelli eder. Bu tecelliye varma yolu herhangi bir şekilde sınırlanmış değildir. Bilakis Allah'ın isimlerinden her ismin tecellîsine göre tecellî eder.
Hak, bir kimseye Allah ismiyle tecellî ederse o kimse nefsinden fânî olur yerine Allah o kimsede bâkî bulunur. Bu tecellîye mazhar olanın heykeli, hadis olma köleliğinden kurtulur. O kulun varlığı zaman hâdiselerine bağlanma köleleğinden kurtulur.Bu kâinatın bağları ile bağlılık durumu ortadan kalkar. Böyle bir kimse bu tecellîde ( Ahadiyyüz- zat ve Vâhidiyyüssıfat) yan Tek zat,Tek sıfattır. Baba ve analar tanınmaz olur. Durum böyle olunca Allah'ı zikreden o kulu zikretmiş olur, Allah'a nazar eden o kula nazar etmiş olur.''
AZHAB,72 - Bu sırra işarettir.
''Kâmil kul, ilâhî isimlerin hepsine mazhardır.''
Allah ismi dünyaya gelmez ancak kâmil kulda yani yok olmuş kulda Allah tevhid noktasından tecellî eder. Bu, ismi anlayan , idrak eden ve yaşayan kimse her yaratılmışta Allah'ı seyretme zevkini yaşar.
Cemalnur Sargut AYETÜL KÜRSİ
Allah'ı bilen kimse, her şeyi bilmiştir.