benim için ya heptir ya hiçtir. cana candır... benim hayatımı aldıysan, sen de kendi hayatını vereceksin bana; acımadan ve dönüşü olmayacak biçimde. yoksa başka türlüsünü istemem.
zaman bazen kuş gibi uçar bazen de solucan gibi sürünerek geçer; ama insan en çok zamanın ağır mı yoksa çabuk mu geçtiğini fark etmediği vakit kendini iyi hisseder,
“sözgelimi müzik dinlerken, sevdiğimiz insanlarla güzel bir akşam geçirirken, onlarla sohbet ederken duyduğumuz haz neden daha çok bir yerlerde var olan büyük bir mutluluğun yansımasaymış gibi gelir bize?”
zaman (bilindiği üzere) bazen kuş gibi uçar gider, bazen sümüklü böcek gibi ilerler; ama insanın en çok hoşlandığı, onun çabuk mu, yavaş mı geçtiğini fark etmemesidir.
“seninle ben bir ağaç kavuğunda iki mantar gibiyiz diz dize otururuz, bir yere gidemeyiz. yalnızca ben kalacağım senin yanında daima… sen de benim yanımda…”