Felsefe profesörlüğü sırasında Darülfünun'da görev yapan ve onu yakından tanıyan M.Emin Erişirgil, onu şöyle tanımlar:
"Naim Bey'in kafası ise öyle yapılmıştı ki, şüphe denilen nesne, orada yaşayamazdı: Ona göre her şey ya "başa"idi, ya hiç bir şey...